Cum. Nis 19th, 2024

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim, Ermenistan maçı sonrasında kararını vereceğini söyledi

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Fatih Terim, geleceği ile ilgili kararı Ermenistan maçından sonra vereceğini belirterek, Dünya Kupası’na katılma şanslarının az olduğunu, buna rağmen şanslarını sonuna karar kovalayacaklarını söyledi.

A Milli Takım’ın 2010 Dünya Kupası Elemeleri’nde Belçika ile oynayacağı karşılaşma öncesi basın toplantısı düzenleyen teknik direktör Fatih Terim, sakatlıklar nedeniyle yaşadıkları sıkıntıların devam ettiğini belirterek, Belçika maçı öncesi Emre ve Arda’nın cezalı olduklarını, Nuri ve Sercan’ın ise tedavilerine devam edildiğini ifade etti. Terim, Sabri’yi sakatlığından dolayı kadrodan çıkardıklarını, sakatlıklar nedeniyle milli takıma çağıramadıkları bir çok oyuncu olduğunu kaydetti. Deneyimli teknik adam, Sercan ve Nuri’nin oynayıp oynayamayacağına ise sonra karar vereceklerini söyledi.

“KÜÇÜK OLAN ŞANSIMIZI SONUNA KADAR KOVALAYACAĞIZ”

Dünya Kupası’na katılma şansı ile ilgili soruya Terim, “Muhakkak ki inanıyoruz. Şansımızın çok az olduğunu biliyoruz. Gerçeklerle de hareket eden bir grubuz. Ama futbolda çok şeyleri başarmış biri olarak, başarmış bir takım olarak bu küçük olan şansımızı sonuna kadar kovalayacağız” şeklinde cevap verdi.

“ADVOCAAT’I KUCAKLAMAK İSTERDİM”

Belçika A Milli Takım Teknik Direktörü Dick Advocaat’ın iyi bir arkadaşı olduğunu hatırlatan Terim, “İyi bir meslektaşım. Kendisine başarılar diliyorum. Büyük işler yaptı, özellikle Zenit’te. Kendisini kucaklamak isterdim ama bir maç cezalıyım. Dolayısıyla tribündeyim. Şartlar ne olursa olsun, biz her halükarda Belçika’yı analiz eden, tanıyan ve oynayan bir ekibiz. Kimsenin kimseden saklayacağı yok. Oynayan da kazanıyor. Dick Advocaat hocamıza hem maçta, hem Avrupa Şampiyonası’nda başarılar diliyoruz” açıklamasında bulundu.
Terim, Bosna maçının daha önce bitecek olması ile ilgili olarak, “Maçtan önce gelecek Bosna’nın galibiyet haberinin Türk Milli Takımı ve bizlerin üzerinde moral bozukluğu tesiri bırakmaması mümkün değil. Ancak milli maçları kazanmak önemlidir. Hem sıralamadaki yeriniz, hem de bundan sonra çekilecek kuralarda toplayacağınız puanlar için Türk Milli Takımı bu maçı bir milli maç olarak görecektir” dedi.

“BU DÖNEM, MİLLİ TAKIM’IN TARİHTEKİ HİÇBİR SÜREÇTE KIYASLANMAYACAK ÖLÇÜDE MAÇ KAZANDIGI VE GOL ATTIĞI DÖNEMDİR”

Fatih terim, kendi döneminin milli takımın en fazla galip geldiği ve en az yenilgi aldığı dönem olduğunun altını çizerek açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Yaklaşık 4 yıldır görevdeyim. Bu süreç içerisinde 25’i özel, 30’u resmi 55 tane maç yaptım. 25 özel maçının 10 tanesinde galibiyet, 9 mağlubiyet, 6’sı beraberlik. 30 resmi maçın 16’sını kazandık, 7’sini kaybettik, 7’sini berabere bitirdik. Genel tabloda 26 galibiyet, 16 beraberlik, 13 mağlubiyet aldık. Resmi maçlarda 55 gol attık, 35 gol yedik. Özel maçlarda ise attığımız gol sayısı 33, yediğimiz gol sayısı 26. Kısaca özetlemeye çalıştığımız, bu dönem tüm zamanlar içerisinde bir teknik adamın bir defada milli takımda en uzun süre görev aldığı dönemdir. Bu dönem Milli Takım’ın en fazla maç kazandığı, en az yenilgi aldığı dönemdir. Bu dönem, Milli Takım’ın tarihteki hiçbir süreçte kıyaslanmayacak ölçüde maç kazandığı ve gol attığı dönemdir. Ve bu dönem Milli Takım’ın tarihindeki en istikrarlı dönemdir. Dünya Kupası elemelerinde bizim, sizin ve hepinizin beklentilerinin çok uzağındayız. Belçika-Türkiye, Estonya-Bosna Hersek maçının sonucunda tüm ümitlerimiz bitebilir de. Ancak böyle olsa bile, Türk Milli Takımı’nın bu dönemde yaşadığı başarıyı gözardı etmek anlamına gelmesin.”

“ERMENİSTAN MAÇI SONRASI KARAR VERCEĞİM”

Fatih Terim, Dünya Kupası’na katılamama durumunda görevine devam edip, etmeyeceği ile ilgili olarak “Önümüzdeki kazanmamız gereken çok önemli iki maç var. Ben de tamamen buna odaklanmış durumdayım. Olumsuz geçerse, Ermenistan maçı oynandıktan sonra yönetim ile görüşecek ve kararımı vereceğim. Onlarla görüşmeden bir karar varmam, en azından aramızdaki dostluk ilişkisine saygısızlıktır. Onlarla görüşmeden kararımı açıklamayacağım. Tüm milli takımlarda birçok projemiz var. Yönetimin devam etmem konusunda açıklamaları ve ısrarları var. Benim de ülkeme kupa sözüm var. Dışarıdan gelen teklifler var. Tüm bunları biraraya getirdiğiniz zaman, Ermenistan maçı sonrası ikinci yarısında kararımı vereceğim” dedi.

“SAKATLIKLAR NEDENİYLE HİÇBİR MİLLİ MAÇA ÜSTÜSTE AYNI KADROYLA ÇIKAMADIM”

Sakatlıkların konusuna değinen Terim, “Neredeyse, hiçbir Milli maça üst üste iki kadroyla çıkamadım. Birçok arkadaşımızı da iyileştirip gönderdim. Sakatlıklar, futbolumuz üzerinde çok önemli bir sorun. Lig sert oynanıyor, itirazım yok. Bazı kulüplerin antrenman sahaları, lig maçlarının oynandığı bazı stadyumlar uluslararası standartların altında. Bunu kabul ediyorum. Özellikle darbeye bağlı olmayan ve batıda hiçbir ülkede rastlanmayan yoğunluktaki sakatlıklar; önemli açıda beslenme, dinlenme ve yüklenme evrelerinden kaynaklanıyor. Oyuncularımız başta olmak üzere çok önemli bir sorgulamanın üzerine girilmesi artık kaçınılmaz bir hal aldı. Bir yandan performans, bir yandan da ekonomik kayıpları düşünecek olursak; bu sakatlıklar bizim gibi takımlar için kapasite kullanımında olumsuz etkilere neden oluyor. Bu sorunu çok ciddi olarak ele almamız lazım” şeklinde konuştu.
Galatasaray Teknik Direktörü Frank Rijkaard’ın Gökhan Zan’ın sakatlığını milli takıma bağlamasıyla ilgili bir soruya, “Bu önemli maç öncesinde farklı bir gündem oluşturmak istemiyorum. Ortada bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlış bir yönlendirme var. Gökhan Zan, Milli Takım’a geldiğinde arka adalesinden bir sakatlığı vardı. Sağlık ekibimiz kısa süre içerisinde bu sakatlığı halletti. Bu sorunu giderdik. Gökhan’ın daha sonra maç sırasında, kasığında bir sakatlık oluştu. Aynı yerde değildi. Ben değerli meslektaşım Rijkaard’ın kamuoyuna yansıtıldığı şekilde açıklamalar yapmış olacağını düşünmek bile istemem” değerlendirmesinde bulundu.
Terim, son olarak stadyumda nerede oturacağı ile ilgili olarak ise, “Loca gibi birşey yok, herkese açık tribün. Ben de bize verilecek biletler içerisinde uygun bir yere, seyirci gibi oturacağım” diyerek basın toplantısını tamamladı.

By