Cum. Nis 19th, 2024

Her yeni okul dönemi başlarken öğrenciler o sene daha fazla çalışacaklarını söylerler, bazı insanlar bir hobi edineceklerini ya da diğerleri kendilerini geliştirecekleri bir kursa başlayacaklarını. Peki, bu insanlar gerçekten harekete geçiyorlar mı? Geçmiş olsalar da ne kadar sürdürebiliyorlar? Özellikle evlere kapandığımız ve güneş ışığına daha az maruz kalmaktan dolayı isteksizliğimizin arttığı kış dönemlerinde kendimizi nasıl motive ederiz? “Motivasyon, başarıya giden altın bilettir.” Hepimiz başarıyı istiyoruz, o zaman neden başarıya ulaşmadan pes ediyoruz? Üstelik herhangi bir sorunla karşılaşmadan da bıraktığımız oluyor. Örneğin rejime giren biri sağlık sorunu olmadan da diyeti bırakabiliyor, hem de zayıflamaya devam ederken.

Yapılan araştırmalara göre konulan hedeflerin net ve gerçekçi olması ve kişinin hem iç hem dış motivasyon kaynaklarının olması gerektiği üzerinde duruyor. İç motivasyon kaynağı kişinin kendi isteklerini karşılamasıdır, örneğin bir öğrencinin mühendislik okumak istediği için yoğun bir ders programı yapması gibi. Ders programı yapar ve düzenli çalışırsa hedefine ulaşır. Dış motivasyon kaynağı ise diğer insanlardan gelecek ödüller olabilir. Buna örnek bir çalışanın terfi etmek istediği için hedefleri tutturması ve mesaiye kalması veya bir öğrenciye takdir belgesi alırsa bilgisayar alınacağı sözünün verilmesidir. Eğer bir amaca ulaşmada motivasyon arıyorsanız yaratıcı olun ve kendinize size anlam ifade eden ödüller belirleyin. Hedeflerin net ve gerçekçi olması şu şekilde açıklanabilir: “Zayıflamak istiyorum.” cümlesi belirsiz bir hedeftir, ulaşılıp ulaşılmadığı görecelidir. 10 kilo vermesi gereken bir kişi 1 kilo verdiğinde de teknik olarak bu hedefe ulaşmıştır aslında ama mutlu olmaz. “1 ay içerisinde 10 kilo vermek istiyorum.” net bir hedeftir ama gerçekçi değildir. 1 ayın sonunda kişi hedefine ulaşmadığı için motivasyonu düşer ve hızla kilo almaya başlar. En doğru, en net ve gerçekçi hedef “2 ay içinde 1 beden incelmek istiyorum.” olabilir. Kilo vermede rakamlardan ziyade beden görüntüsüne bakmak kişiyi daha fazla motive eder.

Motivasyonun artmasını veya düşmesini belirleyen bir diğer faktör “dopamin” dir. Dopamin seviyesinin düşmesi kişinin depresif hissetmesine neden olur. Depresif hisseden kişi motive olamaz. Dopamini arttırmanın en temel yöntemlerinden biri spor yapmaktır. En azından günde bir saat yürümek size iyi gelecektir.

Hayatınız üzerinde kontrolünüz olduğu hissi en güçlü motivasyon kaynaklarından biridir. Eğer kaderci bir kişiliğiniz varsa ve yaşadığınız şartlar karşısında güçsüz olduğunuzu düşünüyorsanız, harekete geçmeniz gerçekten zordur. Elbette ki hayatta her şeyi kontrol edemeyiz, başkalarını (söyledikleri ve davranışları) kontrol edemeyiz ama tepkilerimizi ve seçimlerimizi kontrol edebiliriz. Neyin ve kimin bizi olumsuz etkilemesine izin vereceğimizi kontrol edebiliriz. Diyelim ki yaptığınız araba kazasından dolayı düştüğünüz maddi sıkıntınız olsun. Oturup etrafa yakınmak yerine, çözüm bulmaya çalışırsınız. Ancak kişilerin maddi problemleriçözmeye harcadıkları çaba kadar, manevi problemlerine harcamadıkları ve o konuda sadece yakındıkları gerçeği çok enteresandır.

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen