Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, milletvekillerine dokunulmazlık talebinin altında hangi tezgahın yattığını farkında olduklarını söyledi. Erdoğan, “Benim programıma bakarsan orada yargı, silahlı kuvvetler ve milletvekili hepsinin dokunulmazlıktan arındırılması halinde ‘evet’ ama ‘siyasetçiye dokunulmazlığı kaldır ondan sonra siyasetçiyi birilierinin eline mahkum et’ olmaz. Bu oyuna da gelmeyiz.” dedi.
Erdoğan 12 Eylül’de yapılacak olan referandumda Kütahyalılardan ‘evet’ oyu istedi. “12 eylülde gür bir sesle daha ileri bir demokrasi için ‘evet’ 12 eylülde büyük Türkiye, aydınlık bir geleceğe ‘evet’ demenizi bekliyorum.” dedi.
Konuşmalarında muhalefete de yüklenen Başbakan Erdoğan; Türkiye’nin ulaştığı seviyeye hayalleri yetişemeyenlerin hüümete çamur atmaya çalıştığını söyledi. Erdoğan, “Yolsuzluk usulsüzlük diye iftira atıyorlar. Yolsuzluk diyorlarsa aynaya baksınlar. Bu ülkeyi 10 yıllar boyunca kimin bu hale getirdiğini görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar. Bu ülkeye CHP’nin MHP‘nin neler yaşattıklarını bu halk unutmadı. Bunlar memleketi yönetirken devlet dairelerinde kaloriferler yanmazdı. ” dedi.
Milletvekillerine dokunulmazlık getirilmesi tartışmalarına değinen Erdoğan, “Benim programıma bakarsan bizim dokunulmazlıkla ilgili düşüncemizi orada görürsün. Orada yargı, silahlı kuvvetler ve milletvekili hepsinin dokunulmazlıktan arındırılması halinde evet, ama siyasetçiye dokunulmazlığı kaldır ondan sonra siyasetçiyi birilierinin eline mahkum et. Olmaz. bunun altında hangi tezgah yatar bunu biliriz. Bu oyunada gelmeyiz. Gelin en büyük dokunulmazlığı kaldıralım. Milletvekili dokunulmazlığını ağzına sakız yapanlar şimdi 12 eylülcülerin dokunulmazlıklarına kızıyorlar.” ifadelerini kullandı.
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”Benim dokunulmazlığı kaldıracağımın sözünü verdiğimi söylüyorlar. Dürüst olun dürüst. AK Parti programına bakarsan dokunulmazlıkla ilgili düşüncemizi orada görürsün. Orada ne yazar, tüm 657’ye tabi olanlar, yargı, silahlı kuvvetler, tüm memurlar, aynı şekilde milletvekilleri, hepsinin dokunulmazlıklardan arındırılması halinde ‘evet’. Bizim düşüncemiz bu ama kalkıp da siyasetçiye dokunulmazlığı kaldır, ondan sonra da biz siyasetçiyi birilerinin eline mahkum edelim. Kusura bakma, bunun altında hangi tezgahın yattığını biz çok iyi biliriz. Onun için bu oyuna bizler gelmedik, gelmeyiz” dedi.
Başbakan Erdoğan, Zafer Meydanı’nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, ”Kütahyalı Evliya Çelebi nasıl ‘şefaat ya Resulallah’ diyeceğine, ‘seyahat ya Resulallah’ deyip yollara revan olduysa biz de hizmet dedik, millet dedik, memleket dedik, yollara düştük. 1299 yılında, burada, Kütahya’da, Domaniç’te toprağa atılan tohum büyüdü, filizlendi, koca bir çınar oldu. Bir dalı Dicle’ye, Fırat’a uzandı. Diğer kolu Tuna boylarını sardı. Bir diğer kolu Nil Nehri’ne kadar boy attı. Buradan yolculuğa başlayanlar Bağdat’tan Fizan’a, Sana’dan Saraybosna’ya, Kırım’dan Üsküp’e kadar her yere heybelerinde barış götürdü, adalet götürdü, hak ve hukuk götürdü, Türk insanının sevgisini, merhametini götürdü” diye konuştu.
Dünyaca ünlü masal yazarı Ezop’un Kütahyalı olduğunun söylendiğini belirten Başbakan Erdoğan, ‘Ezop’un çok güzel bir masalı var’ diyerek ”Tilkinin canı üzüm yemek istemiş, asma dalına uzanmış, üzümü alamamış, boyu yetmemiş garibimin. ‘Bu üzüm zaten koruktu’ demiş” masalını anlattı.
Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
”İşte Türkiye’nin ulaştığı seviyelere hayalleri dahi erişemeyenler şimdi çıkmış bizim ürettiğimiz hizmetlere, bizim ürettiğimiz eserlere çamur atmaya çalışıyorlar. ‘Yolsuzluk’ diyerek, ‘usulsüzlük’ diyerek iftira atıyorlar. Aynaya baksınlar aynaya. Yolsuzluk görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar, usulsüzlük görmek istiyorlarsa aynaya baksınlar. Bir dönem İstanbul’u yönettiler, bu CHP yönetti. İstanbul’u nasıl ne hale getirdiklerini bilirsiniz.
Bunlar Kocaeli’yi yönettiler. Kocaeli’de yolsuzluk bataklığından çıkamadılar. Kocaeli Barajı sebebiyle AK Partili belediye şu anda hala borç ödüyor. Bunlar memleketi yönetirken devlet dairelerinde kaloriferler yanmazdı. Paltoyla devlet dairesinde oturulurdu. Şimdi bunlara doğalgazı getirdik, doğalgazla ısınıyorlar.
Bugün dünden farklı ne söylüyorlar Allah aşkına? Türkiye’nin önüne nasıl bir vizyon koyuyorlar, bileniniz var mı? Popülizm yapmayı yenilik diye sunuyorlar. CHP’de yaşanan tıkanıklığı popülizm yaparak, fakir-fukara edebiyatı yaparak aşacaklarını zannediyorlar.”
Referandumda “evet” oyu isteyen Erdoğan, ”12 Eylülde gür bir sesle ‘demokrasiye evet’ diyoruz. 12 Eylül’de ‘özgürlüğe evet’ diyoruz. 12 Eylül’de ‘büyük Türkiye’ye evet’ diyoruz. 12 Eylül’de, gençlerimiz, çocuklarımız için ‘aydınlık bir geleceğe evet’ diyoruz” dedi.
”Küresel krizde IMF’den yardım alan ülkeler bile bellerini doğrultamadı. IMF’den tek kuruş kredi almadan, yardım almadan küresel krizi atlattık, atlatıyoruz. Bizden önce MHP, DSP, ANAP vardı. İkisi tarih oldu. Biri yaşıyor ama inanıyorum ki tarih olacak. Niye, çünkü dürüst değil. Zaten MHP‘ye oy veren kardeşlerimin şu anda çok farklı düşündüğüne inanıyorum ve bunu biliyorum. Bizi IMF’ci diye suçlarken gittiler onlar o zaman iktidardayken 30 milyar dolar IMF’den borç aldılar. 23,5 milyar dolar IMF borcu devrettiler bize.”