Kentte bulunan her turşucuda satılmayan, son birkaç yıldır süs olarak bazı turşucularda bulunmasına rağmen ilgi görmeyen kozalak turşusu, pandemi sürecinde bir hayli değere bindi. Eskişehir’de uzun yıllardır turşu satıcısı olarak bulunan Ünal Atalay, ilk olarak 2 yıl önce topladıkları kozalaktan denemelik turşu yapmıştı. Yapılan işlemeler sonucunda elde edilen turşuyu sadece süs olarak dükkânında bulunduran Atalay, dünyayı etkisi alında alınan Korona virüs döneminde ürünün oldukça talep edildiğini belirtiyor. Yılın belli bir döneminde toplanan ve çok fazla ürün de elde edemediklerini belirten Atalay, son 3 ayda gelen taleplere bir türlü yetişemediğini aktarıyor.
Atalay, “Bursa Gemlik ilçesine yakın Gedelek köyümüz var. Bu köyün dağlarına çıkarken, bu çam kozalağı ilgimizi çekti. Daha sonra bunun faydaları hakkında araştırma yaptık ve çok faydalı olduğunu öğrendik. Bunu nasıl turşu yapabiliriz diye aramızda konuştuktan sonra denemelik olarak bir kavanoz turşu yaptık. Yaptığımız kozalak turşusunun tadı da çok hoş oldu. Birkaç kavanoz daha yaptık ve dükkânımıza süs olarak koyduk. Ama kimse pek bilmediği için sormazdı bile. Pandemi geldiği zaman zaten turşu satışlarımız yükseldi. Bu arada birileri bu kozalak turşusunun faydaları hakkında haber yapmış ve vatandaşlar da onu görünce artık kuyruk oluşturmaya başladı. Son 2 yılda satamadığım üründen daha fazlasını 3 ayda sattık. Artık her isteyene veremiyoruz. Biz sadece 4-5 kavanoz getirebiliyoruz. Müşterileriz, ‘ben numaramı vereyim, parasını vereyim’ diyor. Ancak biz bunu yapmıyoruz. Zaten çok getiremiyoruz. Gelen müşterimize elimizde olanlardan veriyoruz” şeklinde konuştu.
Fiyatlar hakkında bilgi veren Atalay, “Bu çam kozalağının toplanması çok zor bir iştir. Gedelek’in dağlarına, tepelere kadar çıkarak topluyoruz. Yılın belli bir zaman diliminde belediye bu bölgelere girme izni veriyor. Bu süreçte gidip toplamak zorundayız. Ancak her zaman istediğimiz ürün toplayamıyoruz. Çam kozalağı ağaçtan düşmeden, ama düşmeye yakınken toplanması gerekiyor. Ağaçtan düştükten sonra bunu işimize yaramaz. Topladıktan sonra da bekletmemiz lazım. Hemen turşu suyuna basmamız gerekiyor. Beklerse ürün kuruyor ve faydası kalmıyor. Yani anlayabileceğiniz oldukça uzun emekler gerektiren bir iştir bu çam kozalağından turşu elde etme işi. Bu nedenle fiyatlar da pahalı oluyor. Şu an kalitesine göre kilosunu 35-40 arasında satıyoruz. Bu da diğer turşuların fiyatlarının 2 katı oluyor” diye belirtti.
Çam kozalağından elde edilen turşunun tüketilmesi hakkında da konuşan Atalay, “Kozalak turşusunun tadı biraz acı oluyor. Bu nedenle biz bilerek tuzu ve sirkeyi biraz fazla katıyoruz. Genelde sabah ve akşam bir bardak suyun içerisine iki çorba kaşığı atanlar var. Tadını beğenip içerisine bal ekleyip tüketenler var. Salatalıklara katanlar oluyor. Sadece suyunu içenler oluyor. Yani vatandaşlar kendi zevkine göre bunu tüketebilir. Ancak burada bir diğer önemli nokta ise, bu çam kozalağı meyvesi yenmez. Bir salatalık turşusunun suyunun yanında salatalığı da yiyebildiğimiz gibi bu kozalağı yiyemeyiz. Bunun sadece suyunu içilmeli” dedi.