Per. Kas 21st, 2024

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, toplu mezarlar, faili meçhuller ve kayıpların Türkiye’nin öncelikli gündem maddesi haline gelemediğini belirterek “Herhalde bu konular birinin merdivene ters binmesi, diğerinin attan düşmesinden daha önemsiz olduğu için gündemde, köşe yazılarında bile yer almıyor” diye konuştu. Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Yakınları Kaybedilenler Derneği Başkanı Hanım Tosun “Yüzleşme zamanı gelmiştir. Bir an önce devlet bize bir mezar taşı göstersin” dedi.

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İnsan Hakları Derneği, Barış Anneleri inisiyatifi, Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon ve Yakınları Kaybedilenler Derneği (YAKAY-DER) ve Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYA-DER) temsilcilerinden oluşan heyeti Meclis’te kabul etti. İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan, dün Ankara’da diplomasi çevreleri ile görüştüklerini bugün de Meclis’te siyasi parti gruplarıyla görüşmeler yapacaklarını söyledi. Kürt sorunundan kaynaklı çatışmaların sonuçlarıyla yüz yüze gelindiğini, bunun yüzleşme süreci olmasını dilediklerini kaydeden Türkdoğan, Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulmasını istediklerini söyledi. Toplu mezarların uluslar arası sözleşmelere aykırı bir şekilde açıldığını kaydeden Türkdoğan, mezarların açılışında Minesota protokolünün uygulanması gerektiğini belirtti. Türkdoğan “Bosna’da olduğu gibi toplu mezar açılışı olmalı. Ancak savcılar alışılageldik şekilde toplu mezarları açtırıyorlar” dedi. Türkdoğan “Bağımsız ve tarafsız bir komisyon kurulması devlet içindeki çetelerin ortaya çıkarılması açısından çok önemli. Aksi takdirde devlet içindeki çeteler tasfiye edilemez” dedi. Türkdoğan, Doğu ve Güneydoğu’da halen 100’ün üzerinde mezarın açıldığını belirterek toplu mezarlarda 7 bin düzeyinde cesedin olduğunu tahmin ettiklerini bildirdi. Türkdoğan, DNA Bankası kurulmasını istediklerini de ifade etti.

-DEMİRTAŞ’A TOPLU MEZARLAR VE KAYIPLAR DOSYASI SUNULDU-

İnsan Hakları Derneği ve kayıp yakınları BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a, 2006-2011 yılına kadar bölgede yaşandığı ileri sürülen insan hakları ihlalleri, 1998-2010 yılları arasında bölgede öldürülen çocuklar ile toplu mezarlar ve kayıplara ilişkin listelerin bulunduğu bir de rapor sundu. Kabulde konuşan Demirtaş, hem toplu mezarlar hem faili meçhuller hem de yargısız infazların tüm çabalarına rağmen Türkiye’nin birinci gündemi olmadığını söyledi. Kayıplar sorununun çok yönlü olduğunu kendilerini ilgilendiren konunun ise kayıp anneleri ve yakınları olduğunu ifade eden Demirta, hiçbir siyaset ve ideolojinin kayıpları ve toplu mezarları makul gösteremeyeceğini belirtti. Vicdanı olan herkesin kayıplar sorununun neden siyasetin ve TBMM’nin birinci gündem maddesi olmadığı sorusunu sorması gerektiğine işaret eden Demirtaş, verdikleri kanun teklifi ile Hakikatler Komisyonu kurulmasını istediklerini söyledi. Demirtaş, toplu mezarlarla ilgili savcıların harekete geçmesi, mezarların Minesota protokolüne uygun açılması ve Türkiye’nin gerçeklerle yüzleşmesi gerektiğini ifade etti. Hükümetin toplu mezarlara ve faili meçhullere, ‘görmeyen, durmayan bir yerden baktığı’nı savunan Demirtaş, bu durumun çok incitici olduğunu belirtti. Demirtaş “Bunlar ortaya çıkınca suçlular ortaya çıkacak, bunları ortaya çıkarmamak suçluları himaye etmektir. Bunlar ortaya çıkmalı, hangi başbakan, hangi yetkililer döneminde yapıldıysa ortaya çıkmalı” dedi. Hükümetin Doğu ve Güneydoğu’daki insanların acısını anlayamadığını belirten Demirtaş “Herhalde bu konu birinin merdivene ters binmesinden diğerinin attan düşmesinden daha önemsiz olduğu için gündemde, köşe yazılarında bile yer almıyor” dedi. Demirtaş, grup başkanvekillerinin toplu mezarlarla ilgili merkezi soruşturma savcılığı oluşturulması, DNA Bankası kurulması ve toplu mezarların açılışında Minesota protokolünün uygulanması için Adalet Bakanı ile görüşeceklerini bildirdi.

-“KÜRTÇE KONUŞABİLİRSİN ARTIK MECLİS’TE SERBEST”-

Demirtaş konuşmasının ardından kayıp yakınlarına da söz vermek istedi. YAKAY Der Başkanı Hanım Tosun Kürtçe konuşup konuşamayacağını sorarken Demirtaş, “Konuşabilirsin Meclis’te artık serbest” dedi. Kayıp yakını olarak taleplerini Kürtçe dile getiren Tosun’a Demirtaş yine Kürtçe olarak “Bu bizim meselemiz, gereğini yerine getireceğiz” karşılığını verdi.

-“DEVLET BİR AN ÖNCE BİZE MEZAR TAŞI GÖSTERSİN”-

Hanım Tosun ise kabulün ardından basına yaptığı açıklamada, 1995 yılında sivil polisler tarafından evinin önünde göz altına alınan Fehmi Tosun’un eşi olduğunu belirterek, “16 senedir Cumartesi Anneleri gözaltında kayıplar için mücadele veriyor bugüne kadar biz kayıplarımızın akıbetini öğrenmek için her yola başvurduk. Maalesef bugüne kadar devlet bize herhangi bir cevap vermedi. Kendine insanım diyen vicdanı olan bütün insanları, basından meclise kadar, aileleri, çocukları, eşleri varsa duyarlı olmaya çağırıyoruz. Bu toplu mezarlar karşısında gözlerini kapatmasınlar. Gerçekten ellerini vicdanlarına koysunlar toplu mezarları vahşice açmasınlar. Kepçeler o mezarları kazdığı zaman o kemiklere vurulduğu zaman o kepçe sanki bizim iç organlarımızı vuruyor. O kadar etkileniyoruz herkesi bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz. Bu gizli belgelerin, gizli odalarda tutulmamasının zamanı geldi. Meclis’te ve her yerde devletin o gizli belgeleri açma zamanı geldi. Yüzleşme zamanı gelmiştir. Bir an önce devlet bize bir mezar taşı göstersin” diye konuştu.

ANKA

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen