Tüm İnternet Derneği adına açıklama yapan dernek sözcüsü Avukat Gökhan Ahi, BTK’nın Ekim ortasında düzenlediği bir toplantıyla ilgili olarak oluşan endişeleri dile getirdi.
Ahi, internetin doğduğu günden bu yana bütün devletlerin "vergi" konusunda sorun yaşadığına dikkat çekerek, bu konuda bir düzenleme yapılmasının ve ülkenin menfaatlerinin korunmasının önemli olduğunu, ancak bu düzenlemenin "yasaklama" olmaması gerektiğini söyledi.
Ahi, toplantıda şimdilik Skype, Betamax gibi site isimlerinin geçmesine karşın, alınacak bir yasaklama kararının zamanla Facebook ve YouTube gibi sitelere doğru yayılabileceğini, bunun tehlikeli bir gelişme olduğunu belirtti. Ahi: "Arap baharı, Londra isyancıları, Wall Street İşgalcileri derken, devletler interneti kontrole almanın yollarını araştırıyorlar. Bunu belki vergi diye ortaya koymak olayın başka boyutu. Biz internet kullanıcıları vergi bahanesiyle yapılacak kısıtlamalara karşıyız" dedi.
Ahi’nin basına sunduğu açıklama şu şekilde :
İnternet, Bilişim ve Telekomünikasyon teknolojileri, dünyanın küreselleşmesinin en önemli lokomotifi durumunda. Geliştirilen teknolojiler, örneğin Google, Facebook, Twitter, Friendfeed ve Youtube sadece geliştirildiği ülkelerde değil, ayrıca tüm dünyada kullanılabilir hale geliyor. Skype, Voicetrading ve benzeri servisler, Hollanda ya da Bulgaristan gibi ülkelerde bulunan çeşitli hosting firmalarından hizmet vermektedir. Biz internet-bilişim-telekom kullanıcılarının hayatları, bu teknolojilerin yayılması ve kullanılması ile zenginleşmekte, kolaylaşmakta ve rahatlamaktadır. Bu nedenle bu uygulamaları seviyoruz.
Ancak, kullanıcıların davet edilmediği 19 Ekim 2011 tarihli bir toplantıda, BTK tarafından, operatör firmalara bu uygulamaların yetkilendirilme, vergi alınma konusundaki teknik ve idari tedbirlerin sorulduğunu ve hatta bu hizmetlerin durdurulmasının yollarının araştırıldığını öğrendik.
Bu gelişmeyi çok talihsiz bir durum olarak değerlendiriyor ve kullanıcılara danışılmamasını da hata olarak değerlendiriyoruz. Sonuçta, bizler ülkemizin vergi kaybı yaşamasını ya da ülkemiz operatörlerinin haksız rekabetle karşılaşmasını tabi ki istemiyoruz, ancak anlamsız ve hatta sansür olarak değerlendirilebilecek ve belki bu amacı da taşıyan uygulamaların, daha hukuki, daha adil, daha demokratik, daha az kısıtlayıcı yani ilkel olmayan, ülkemizin gelişmesini engellemeyen bir şekilde uygulanması gerektiği düşüncesindeyiz.