Paz. Kas 3rd, 2024

Erdoğan, Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki Vilayetler Evi’nde düzenlenen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun 23. Toplantısı’na katıldı.


VİDEO İÇİN TIKLAYIN

Başbakan Erdoğan, bilim adamlarına çağrıda bulundu: Lütfen, yakın tarihimize ilişkin çalışmalara çok daha fazla ağırlık verelim. Üniversitelerde bölümlerle, kürsülerle, enstitülerle, yakın tarih çalışmalarını daha da yoğunlaştıralım, daha cazip hale getirelim. Unutmayalım ki bilimin boş bıraktığı alanı, işte son günlerde gördüğümüz gibi popülist siyasetçiler, ırkçı ve ayrımcı istismarcılar dolduracaktır. Biz buna izin vermeyeceğiz.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye‘nin, ekonomik gücünden, siyasi ve diplomatik gücünden, her gün büyüyen, istikrarla büyüyen gücünden rahatsız olanların, farklı yol ve yöntemlerle Türkiye‘yi sıkıştırma gayretinin içine girdiklerini belirterek, "Türkiye’yi sıkıştırmak için bir araç olarak kullanılan, hem terör meselesine, hem de 1915 olayları meselesine karşı bizim yapmamız gereken, bilimin, bilginin ve tecrübenin rehberliğinden istifade etmektir. Anlık tepkiler, anlık reaksiyonlar, geçici çözümler bizi neticeye götürmez. Çok boyutlu düşünmek, uzun vadeli düşünmek ve son derece sağlam, etkili, kalıcı çözümler üretmek durumundayız" dedi.

Erdoğan, Ankara‘nın Gölbaşı ilçesindeki Vilayetler Evi’nde düzenlenen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun 23. Toplantısı’nın açılışında, bilimi ve teknolojiyi, sırf sanayiye, sadece ekonomiye hizmet eden, onları destekleyen ve onlara altyapı oluşturan alanlar olarak göremeyeceklerini ifade etti.

Erdoğan, şöyle konuştu: "Bilim denildiğinde, sadece fizik, kimya, biyoloji, matematik gibi bilim dallarının anlaşılması; sosyoloji, uluslararası ilişkiler, iktisat, felsefe, antropoloji, tarih gibi dalların ihmal edilmesi, ilerlemenin de kalkınmanın da eksik ve aksak olmasına yol açacaktır. Bakın bugünlerde, bu alanlarda önemli hadiselere ülke olarak, millet olarak hep birlikte şahit oluyoruz. Türkiye‘nin, ekonomik gücünden, siyasi ve diplomatik gücünden, her gün büyüyen, istikrarla büyüyen gücünden rahatsız olanlar, farklı yol ve yöntemlerle Türkiye‘yi sıkıştırma gayretinin içine girdiler.

Türkiye’yi sıkıştırmak için bir araç olarak kullanılan, hem terör meselesine, hem de 1915 olayları meselesine karşı bizim yapmamız gereken, bilimin, bilginin ve tecrübenin rehberliğinden istifade etmektir. Anlık tepkiler, anlık reaksiyonlar, geçici çözümler bizi neticeye götürmez. Çok boyutlu düşünmek, uzun vadeli düşünmek ve son derece sağlam, etkili, kalıcı çözümler üretmek durumundayız.

Terör karşısında, güvenlik tedbirleri kadar artık sosyolojinin, psikolojinin, iktisadın, diplomasinin birikimlerinden de istifade etmek zorundayız ve biz artık bunu yapıyoruz. Aynı şekilde, bazı ülkeler tarafından Türkiye aleyhine kampanyaya dönüştürülmek istenen 1915 olayları karşısında da biz, popülist, kavgacı bir söylem, anlık reaksiyon yerine, tarihin, bilimin rehberliğinden faydalanmak zorundayız ve bunu da yapıyoruz."

-"Biz, haksız, hukuksuz, art niyetli, ırkçı ve ayrımcı kampanyalar karşısında…"-

"Biz, haksız, hukuksuz, art niyetli, ırkçı ve ayrımcı kampanyalar karşısında, sadece ve sadece belgelerle, bilgilerle, arşivlerimizle ve bilimin diliyle, bilimin metotlarıyla konuşacağız" diyen başbakan Erdoğan, şunları kaydetti.

"Biz, parlamentolardaki oylamaları değil, kütüphaneleri, arşivleri, bilimsel araştırmaları dikkate alacak, karşı tezlerimizi sağlam temeller üzerinde dünya kamuoyuyla paylaşacağız. O sebeple, bilim camiamızdan, araştırmacılardan, üniversitelerimizden ben özellikle rica ediyorum: Lütfen, yakın tarihimize ilişkin çalışmalara çok daha fazla ağırlık verelim. Üniversitelerde bölümlerle, kürsülerle, enstitülerle, yakın tarih çalışmalarını daha da yoğunlaştıralım, daha cazip hale getirelim.

Unutmayalım ki, bilimin boş bıraktığı alanı işte son günlerde gördüğümüz gibi, popülist siyasetçiler, ırkçı ve ayrımcı istismarcılar dolduracaktır. Biz buna izin vermeyeceğiz. Sabırla hareket edecek, tüm iddia ve ithamlar karşısında belgelerle, bilgilerle cevaplarımızı vereceğiz. Bilim ve teknolojiyle, ARGE ve yenilikçilikle, güçlü KOBİ’ler, güçlü bir sanayi, güçlü bir ekonomi inşa ettiğimiz kadar; güçlü bir siyaset, güçlü bir diplomasi ve dünya meselelerine katkı sağlayan güçlü bir bilim altyapısını da inşallah hep birlikte oluşturacağız."

-Toplantıya katılanlar-

Erdoğan, Ankara‘nın Gölbaşı ilçesindeki Vilayetler Evi’nde düzenlenen Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulunun 23. Toplantısı’na katıldı.

Türkiye’de bilim politikalarının belirlenmesinde en yüksek karar merci olan Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu toplantısına; Başbakan Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay, Ali Babacan ve Bekir Bozdağ, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Milli Eğitim Ömer Dinçer, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, CHP Genel Başkan Yardımcısı Emrehan Halıcı katıldı. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak, YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, rektörler, ilgili kurum temsilcileriyle diğer ilgililerin de hazır bulunduğu toplantı, Başbakan Erdoğan’ın konuşmasının ardından basına kapalı devam etti.

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen