Cum. Kas 1st, 2024

Captain Marvel filminin vizyona girdiği günlerde Pınar Toprak gündeme gelmiş ve Türk besteci hasılatı 1 milyar doları aşan ilk kadın film müziği yapımcısı olmuştu. Toprak aynı zamanda, beyaz erkeklerin tekelindeki bir sektörde Marvel tarihindeki ilk kadın besteci unvanına sahip. Kısaca, yine bir alanda önemli değişimler yaşanmıştı ve bu değişimin ardında yine bir kadının imzası vardı. Şimdi Hollywood tarihine geçen Türk müzisyen Pınar Toprak’ın hikâyesine odaklanıyoruz.


O kariyerinin başlarında, her iki hamileliğini de müşterilerinden saklamak zorunda hisseden bir anneydi. Teslim etmesi gereken işi en iyi şekilde yapabileceğini çok iyi bilse de “Birinin sizi işe almaması için olası tüm nedenleri ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz” diye anlatıyor o günleri.

Pınar Toprak, 1 milyar dolar hasılat elde eden bir filmin müziklerini yaptığı için gündeme gelmiş olsa da bu başarının ardında değerli bir hikâye var. O arkadaşları tarafından “inatçı” ve “vazgeçmeyen” kişiliğiyle tanımlanan biri. İlham verici o hikâyeye biraz daha yakından bakalım.

1980 yılında İstanbul’da doğan Pınar Toprak, aslında 2004 yılından beri film müzikleri yapıyor. Bu anlamda kısa filmlerle başlayan yolculuğu, uzun metraj filmler, belgeseller ve televizyon filmleriyle devam ediyor. Hatta müziğini yaptığı işler arasında popüler oyun Fortnite da var. İstanbul’da doğup büyüyen müzisyen, beş yaşında klasik müzik eğitimi almaya başlamış. İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda eğitim alan Toprak, ardından Amerika’ya taşınmış. Berklee College of Music’te film müzikleri alanında eğitim, Chicago’da caz eğitimi ve ardından Los Angeles. Henüz 22 yaşındayken California State University’de yüksek lisans eğitimini tamamlamış.

EN BÜYÜK ŞANSI

Yükselişi sadece birkaç yıl önce başlayan Pınar Toprak, bu noktaya hiç de kolay gelmedi. İstanbul’da mütevazı bir ailenin çocuğuydu. Belki de en büyük şanslarından biri, muhasebeci olan babasının sanat aşığı biri olmasıydı. Daha genç yaşlarda keman çaldı ve sahne yapımlarında rol aldı.

Müziğe olan ilgisi ve film sevgisini birleştirdi. Çocukluğunda küçük bir odayı ağabeyi ile paylaşarak büyüdü. Sanatçının ifadesine göre; kendi hâlinde sessiz bir ev hanımı olan annesi, kızının müzikal yolculuğundan o kadar etkilendi ki kırklı yaşlarında ud çalmaya başladı. Bugün düzenli olarak konser bile veriyor.

Piyanosuna sığındığını belirten Pınar Toprak ise “Müzik, hissettiğim her şeyi ifade etme şeklim oldu” diyor. İki çocuğu olan sanatçı, çocuklarına müziğin hayatı boyunca en iyi arkadaşı olduğunu söylüyor.

“İnsanlara söylenmeyen şeyleri hissettirerek bir kariyer yaptığımı hissediyorum” diyen Toprak, kariyerinde çok zor virajlardan da geçti. 33 yaşında boşanan sanatçı, bekar bir anne olarak hem çocuklarını büyütüyor, hem de film müzikleri yapmaya devam ediyordu. Sanatçı, çocuklarıyla olan ilişkisine dair şunu söylüyor: “Pek çok anne-baba çocuklarına ‘Ne olmak istiyorsan o olabilirsin!’ der. Ancak ben bu işi yaptığımı görmelerini istedim.”

Toprak’ın annelik ve iş dengesiyle ilgili yorumu ise çalışan annelerin çocuklarını ihmâl ettiğine dair görüşlere karşı ders niteliğinde: “Onların annesi olmak beni daha çok çalıştırdı ve çalışmak beni daha iyi bir anne yaptı.”

NUTELLA, BEBEK VE ORKESTRA

Pınar Toprak’ın ikinci çocuğunun doğumu çok yoğun olduğu bir döneme denk gelmiş. 2008 yılında doğuma bir hafta kadar kala çalışmaya hâlâ devam eden besteci, 60 parçalık pahalı bir orkestra seansını planlama konusunda endişeleniyor. Ancak Light of Olympia animasyon filminin müziklerini yine de yetiştirmeyi başarıyor. Sonrasında bunu kutlamak içi bir kase Nutella yediğini anlatıyor. Bebek bir hafta kadar erken geliyor. Erken tabucu edilmek için hastane personeline yalan söylemek durumunda kalan Toprak, kısa bir süre sonra henüz 30 saatlik bir bebekle orkestrayı yönetiyor. 10 dakikalık aralarla bebeği emzirdiğini söyleyen Toprak, “Bu çılgınlıktı ama o zaman yapmam gerektiğini düşündüğüm şeyi yaptım” ifadesini kullanıyor.

Los Angeles’ta yaşayan Pınar Toprak, beste yapmadığı zamanlarda Pasifik Kıyısı’na yelken açmayı seviyor. Sanatçının ‘denizci’ kimliği olduğunu da söyleyebiliriz.

2017’DE YAŞADIĞI MADDİ ÇÖKÜŞ

Takvimler 2017’yi gösterdiğinde ise daha zorlu günler yaşıyor sanatçı. 100 bin dolardan fazla borcu olduğunu ifade eden Toprak, belki de hayatının en umutsuz dönemlerinden birini yaşıyordu. Çocuklarından birinin 8 dolarlık bir oyuncak istediğini anlatırken “Hangi kredi kartımın 8 doların üzerinde limiti olduğuna bakmam gerekmişti” diyor.

Ancak zorlu günler geride kaldı. Toprak’ın yeniden tırmanışı ile ilgili verdiği örnek, aslında çok kadim bir öğretinin bir yansıması: “Bir yüzme havuzunun yarısına kadar aşağıdaysanız, yukarı çıkma gücünüz olmayabilir. Ancak ayaklarınızı daha da aşağı indirebilir ve kendinizi yukarı doğru itebilirsiniz.” Pınar Toprak’ın bu anlamdaki en büyük motivasyonu, “onlara istediğimi yapabileceğini göstermek istedim” dediği çocukları olmuş.

Epic Games ve People Can Fly tarafından geliştirilen Fortnite, 25 Temmuz 2017’de yayınlandı. 2018 yılının en çok kazandıran oyunu olan Fortnite’ın popülerlik kazanmasının ardından 125 milyon civarında oyuncuya sahip olduğu biliniyor.

BİR OYUN ŞANSINI DEĞİŞTİRDİ: FORTNITE

Toprak’ın şansı, menajeri Richard Kraft’ın ona attığı bir mesajla değişiyor. Bu mesajın içeriği dünyada kitleleri peşinden sürükleyen Fortnite video oyunu ile ilgiliydi. Pınar Toprak bu oyunun müziklerini yaptı. Böylece havuz örneğinde bahsettiği sıçramayı gerçekleştirmiş oldu.

DC’nin 2017’de vizyona giren Justice League filmi için de çalışan Toprak, ardından Captain Marvel filminin müziklerini yapacaktı. Seçmelere katılmak için kendi cebinden harcadığı parayla bir orkestra kiraladı ve orijinal bir tema besteledi. Bu hamlesi işe yaramış ve milyar dolarlık gişe rekoru kıran bir filmin müziklerinin bestecisi olmuştu. Filmlerin çok ilgi çekici araçlar olduğunu düşünen Toprak, film müziğinin “birinin kalbine ve beynine giden en kısa yol” olduğuna inanıyor. İstanbul’da küçük bir çocukken enstrümantal müzik bestelemenin ona karmaşık duyguları ifade etme gücü verdiğini keşfeden Toprak’ın adı tüm dünyada daha çok duyulacak gibi görünüyor.

Bu derleme için Los Angeles’ta bir film müziği gazetecisi olan Tim Greiving’in makalesinden faydalanılmıştır.

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen