Çevreye duyarlı, doğal kaynakların korunmasını önemseyen KNITSS, yaşanabilir bir gelecek için tasarımdan üretime tüm süreçlerinde “Sustain the Fashion/Modayı Sürdür felsefesini benimsiyor. Yeni koleksiyon Serene ile sürdürülebilirliği bir nokta daha ileriye taşıyan marka, mix & match uyumuyla da kalbimizi çalıyor.

%70’ten fazlası ekolojik sertifikalı malzemelerden üretilmiş ürünlerden oluşan KNITSS, 2025 itibarıyla koleksiyonlarının tamamını, %100 sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen materyallerle hazırlamayı hedefliyor.

Duygu Boz

Serene koleksiyonunun sürprizlerini ve tasarım süreçlerini markanın Kreatif Direktörü Duygu Boz’dan dinledik.

Sonbahar – Kış koleksiyonunuz Serene.. Çıkış noktanız ve hissiyatınız ne oldu bu koleksiyonda?

KNITSS Sonbahar-Kış 2021/22 Serene koleksiyonu doğanın dingin atmosferinden, özgün renklerinden ve yaydığı pozitif enerjiden ilham alarak hayat buldu. Doğanın ruhunu renkler, desenler ve dokular aracılığıyla koleksiyona aktardığımız sürdürülebilir bilincin ürünleri olan ve en üst kalite materyallerden oluşan Serene, doğaya olan sevgimizi yansıttığımız bir koleksiyon.

Hangi parçalara rastlayacağız bu koleksiyonda?

KNITSS kadını kendinden emin, renkli, enerjik, güçlü bir kadın. Koleksiyonlarımızı doğaya karşı kendini sorumlu hisseden ve seçimlerini bu sorumlulukla yapan kadınları hayal ederek oluşturuyoruz. Bu sezon da dinamik ve güçlü parçalardan oluşuyor. Aynı zamanda zarafeti temsil eden zamansız parçalar da yer alıyor. Loungewear’den kayak stilini tamamlayıcı ürünlere, koleksiyonumuz her kadının ruh haline ve ihtiyaçlarına cevap veren tasarımların yer aldığı, gün boyu şık ve güçlü kombinler ile iyi hissettirmek üzerine kurulu matematiği olan geniş bir seçkiden oluşuyor.

Renk paleti de oldukça geniş…

KNITSS’i tanımlayan en temel öğelerden biri de renk. Serene koleksiyonunda bu sezon camel, tarçın, yeşil, siyah, ekru ve mor renklerinin hakim olduğu, fuşya ve pembelerin akılda kalıcı sürpriz kombinleri ve aynı zamanda sadelik ve zarafeti temsil eden bej, gri, ekru gibi zamansız renklerin yer aldığı bir koleksiyon.

Sizin günlük stilinizde hangi renkler ağır basıyor?

Enerjisi yüksek ve doygun renkler modumu yükseltir. Günlük stilimde renkli parçalara yer veririm; sarı, mor, turuncu, yeşil gibi baskın renkleri kullanmayı çok severim.

Sürdürülebilirlik Knitss’in baştan beri önemsediği bir konu. Bu koleksiyonda nasıl bir yol izlediniz?

Geçmiş koleksiyonlarda da olduğu gibi bu sezonda sürdürülebilirlik bizim için ön planda. Bu koleksiyon da içerdiği doğal iplikler ve özel sertifikalı materyaller ile ekosistemi destekleyip koruyor. Koleksiyon içinde bir manifesto var, dünyayı çölleştiren düzene bir baş kaldırı, bir doğaya dönüş hareketi oluşturmaya çalıştık. Lüksü doğanın önemine vurgu yaparak yeniden tanımlıyoruz.

Loungewear koleksiyonu da görüyoruz bu sezon…

Çalışma şekillerimiz ile birlikte giyim alışkanlıklarımızda değişti, rahatlık ve şıklığı birlikte sunan parçalara yöneldik hepimiz. Pandemide koleksiyonlarda yer verdiğimiz Loungewear grubumuz tam olarak bu felsefe ile hazırlandı ve kendinizi rahat hissetmek istediğiniz anlar için ideal olan hırkalar, sweaterlar ve pantolonlardan oluşuyor.

Pandemi ve iklim krizi koleksiyonun ve markanın gidişatını nasıl şekillendirdi?

Biz marka olarak ilk baştan beri sürdürülebilirlikle ilgili adım atıyoruz, her zaman felsemiz, mottomuz aynı. Pandemi ve iklim krizi, bu adımların daha da büyümesini sağladı. Koleksiyon sayımızı azalttık, daha az, öz üretime geçtik. KNITSS koleksiyonlarının %70’den fazlasını ekolojik sertifikalı, doğayla dost hammeddelerden üretiyoruz. 2025 yılında koleksiyonlarımızın tamamını %100 sürdürülebilir kaynaklardan elde edilen materyallerle hazırlamayı hedefliyoruz. Çok hızlı değişen trendlere ve hızlı tüketime değil, hazırladığımız koleksiyonun global ölçekte kabul gören sürdürülebilirlik prosedürleriyle üretilmesine ve üretim kalitesiyle bir tasarımın uzun yıllar ilk günkü kalitesiyle kullanılabilmesine önem veriyoruz. Üretimde kullandığımız suyu geri dönüştürüyoruz. Karbon ayak izimizi düzenli ölçerek azaltıyoruz. Sıfır atık prensibini uyguluyoruz. Enerji verimliliği konusunda yatırım yapıyoruz. Modayı Sürdür felsefemiz ve sürdürülebilirlik kampanya filmimizle de, doğasız bir yaşamın mümkün olmayacağı konusunda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Pandemi sonrası tüketici de en az üreticiler kadar bilinçli ve doğru adımı atmaya çalışıyor. Bu sayının daha da fazla olacağına inanıyorum.

Parçaların birbiriyle uyumu sayesinde birden fazla kombinasyon yapılabiliyor. Sizden bir öneri alabilir miyiz?

Trendlerin gelip geçici, stilin ise kalıcı olduğunu düşünenlerdenim. Bugünkü dünyada trendler çok hızlı değişiyor ve tüketimi arttırmaya yönelik ciddi bir teşvik var. Ben kişisel olarak da trendlere bağlı olduğumu söyleyemem; KNITSS olarak zaten yeniliklere açık ve yenilikleri, teknolojiyi uygulamayı seven bir markayız, dinamik bir dünyamız var. Serene koleksiyonun ise en belirgin özelliği Mix & Match uyumu. Hızlı tüketim zihniyetinden uzak, zamansız ve çoklu kombinlenebilen parçalar ile Knitss kadınlarına sayısız alternatif sunmayı hedefledik. Birbiriyle rahatlıkla eşleşebilen pratik ve işlevsel parçaların yer aldığı koleksiyon aslında az parça ile fark yaratan bir stil oluşturmayı mümkün kılıyor.

Koleksiyonda yer alan triko hırka ve jogger pantolonlar ile konforlu bir hafta sonu stili yaratırken aynı hırkayı triko elbise ile kombinleyerek gündüzden geceye günün her anı, konforunuzdan ödün vermeden şık bir görünüm yakalamak mümkün.

Çevreye duyarlı parçalar üretmek tasarım sürecinizi nasıl etkiliyor?

Sürdürülebilirlik KNITSS’in kalbinde yer alan bir konu. Koleksiyonlarımızın tasarım sürecinin ilk adımından müşterilerimizle buluşmasına kadar geçen tüm oluşum ve seçim aşamalarında çevreyi korumaya odaklanıp hızlı moda anlayışının verdiği zararın ortadan kaldırılmasında sorumluluk hissediyoruz. Tasarımlarımızı sezonlar boyu giyilmesi üzerine şekillendiriyoruz. Bununla birlikte tüm materyalleri tasarım sürecinde sürdürülebilirlik misyonumuz doğrultusunda seçiyoruz.

Hangi isimler stili ile radarınızda?

Dünyada Leandra Medine Cohen, Blanca Miro, Caroline Daur özgün stilini beğendiğim isimlerden birkaçı. Türkiye’de ise Ece Sükan ve Tuba Ünsal yine stilini beğendiğim kişiler. Ben daha çok özgün stili ve tavrı olan kişilerden ilham alıyorum, bu kişilerin hayata karşı özgür duruşu da benim için önemli. Bu açıdan bakınca da Mica Ertegün, Peggy Guggenheim hayranlık duyduğum sıradışı ve özgün isimler arasında yer alıyor.