Knitology, karmaşıklığı, çeşitliliği ve kültürel mirası dijitale dokuyarak güçlü kadınların kalbine ulaşan giyilebilir manevi yolculuk yapan bir moda kavramı… Bugünü ve geleceği tasarlarken sanal dünyaların estetiğini de hedefliyor. Phygital olarak kendi dünyasını yaratan Knitology Society’i, kurucularından Bahar Ceren Arslan ile konuştuk.
• Çağdaş kadın giyim vizyonu ve dijital deneyimleri bir arada sunan moda kavramı olarak karşımıza çıkan Knitology’nin kurucuları kimdir?
Moda yönetimi tecrübesi ve ekonomi eğitimini işinde buluşturan Bahar Ceren Arslan ve hayal dünyasındaki suç ortağı triko gurusu Tamer Tamtürk. 🙂
Bahar Ceren Arslan
• Dijital ve fiziksel dünya arasındaki çizgiyi bulanıklaştıran bu markanın hikayesi nedir?
KNTLGY, “Geçmiş ve geleneğin dokularını hala taşıyan ama gelecek ve dijital dünyaya adapte olmuş bir kadının siluetinden ilham alsa ne olurdu?” sorusunun cevabı olarak modellendi diyebiliriz. Ve aynı zamanda sürdürülebilirliğe olan inancımız ile doğamıza ve dünyamıza daha az zarar vererek üretim yapmanın yollarını denerken tanıştığımız 3 boyutlu tasarım süreçleri ile şekillenmiş ve konvansiyonel moda tanıtımını dijital sanatla birleştirmeyi keşfetmiş bir hikayenin fijital oyuncusuyuz aslında…
• “Phygital Moda Markası” tanımından bahseder misiniz?
Dijitali olan her tasarımın, bir de fiziksel ikizinin üretilmesi ile hem dijital kimliğinizi hem de gerçek benliğinizi moda ile buluşturmanın kesişim noktası olarak konumlanıyoruz. Metaverse dünyasında avatarınıza giydirmek istediğiniz her ürünü, gerçek hayatta da giyinerek iki benliği paralel evrenlerde birleştirmenize bir kapı aralamaya çalışıyoruz.
• “Knitology” ismi ve “KNTLGY” logosu nasıl doğdu?
Başta da bahsettiğim gibi, hayal gücümü realize etmeme olanak veren ortağım Tamer adeta bir triko master. Dijital tasarlanan her ürünün fizikselini elde edebilmek hem teknik hem de sürdürülebilir olabilmesi triko ile çok mümkün. Materyalin verdiği esneklik ve triko üretiminin verdiği sonsuz tasarım alanı bizi yolun başında “trikoloji” kavramına yöneltti.
Logo markamızın en özgün ve en belirgin tavrı olarak ortaya çıktı. Geçmiş ve geleneklerine olan bağı kurmak için, ülkemizin en önde gelen hattatları ile derin bir beyin fırtınası gerçekleştirdik ve marka ismimizi hat sanatı ile yazdırdık. Gelecek ve dijital dünyaya adaptasyonunu ifade edebilmek içinde QR kod siluetine entegre ettik.
• Knitology dünyasının ilham kaynakları neler?
Tabii ki dijital sanat ve meta kavramlar, arttırılmış gerçeklik. Güçlü kadın simgesi her olgu, köşe ve hatları belirgin her detay, diagonal ve birbirinden bağımsız hareket eden geometrik çizgilerin iz düşümleri, markamızın ana rengi olan Türk denizi mavisi ile dans edebilen kumaş ve iplikler, grafik tasarımlar ve daha bir çok şey…
• Koleksiyonlarınızı dijital dünyanın sunduğu teknolojik gelişmelerle dijital yazılımlar kullanarak hazırlıyorsunuz. Tasarım, üretim ve satış aşamalarından bahseder misiniz?
Tasarım aşaması uzun süreçlerden geçen araştırmalar sonrası ortaya çıkan fikirleri filtreden geçirerek başlıyor, 3 boyutlu yazılımlarda modellemeler ile devam ediyor. Blender, Style3d, Unreal Engine kullandığımız yazılımların sadece birkaçı… Satış aşamasında en keyif aldığımız kısım ise, her fiziksel ürünün dijitalini, NFT olarak satın aldığınız her dijital ürünün ise fizikselini elde edebilmenizi sağlayabilmek.
• Marka kimliğinde çağdaş dokunuşlara yer veriyorsunuz. Kumaş, baskı, malzeme, detayları düşününce; tasarım kodlarında neler karşımıza çıkıyor?
Tasarım kodlarımızda, yazılım kodlamanın ta kendisi yer alıyor diyebilmekten zevk duyuyorum şu an. 🙂 Biz kullandığımız tüm desenleri, yapay zeka kullanarak anahtar kelime girişlerini ve verileri bir araya getirerek elde ediyoruz, bu desenlere en uygun kumaşları seçerek, en son aksesuar aşamasına geliyoruz.
• Sürdürülebilirlik vizyonunuz ve hedefleriniz neler?
Biz daha dijital olmayı, sürdürülebilir bir üretim modelinde kalmak adına benimsiyoruz. Yüzlerce numune üretip, karbon ayak izi hesaplanmadan transferi sağlanan kumaş ve aksesuarlar, yıkama için harcanan tonlarca su yerine; üç boyutlu modelleme yapmamızın ana sebebi de bu aslında. Ve sonrasında ise tam üretime geçmeden önce tasarımlarımızı ön satışa açıyoruz, tepkiler ve alışkanlıkları izliyor sonrasında minimum adetlerle üretime geçiyoruz. Satış raporları, tıklanma oranları gibi verileri takip ederek üretim adetlerimizi organize ediyoruz. Aynı zamanda ulaşabildiğimiz ölçütte kumaşlarımızı organik veya geri dönüştürülmüş, düğme gibi aksesuarlarımızı plastik yerine gerçek deniz kabuğundan üretilen opsiyonlardan seçmeye özen gösteriyoruz.
• Knitology, “Sensation” ve “Generation” adını verdiği iki ana koleksiyonla sezona merhaba diyor. İçe dönüşü temsil eden Sensation koleksiyonundan bahseder misiniz?
Sensation koleksiyonumuzda sorunuzda da bahsettiğiniz gibi içe dönüşü, ruhani bir yaklaşımla metafiziği tasarımlarımıza aktarıyoruz. Avatarımız Yanes, temsil ettiği Y jenerasyonu alışkanlıkları ile Sensation’ın omurgasını oluşturuyor. Yanes, duruluğu ve derinliği önemsiyor. Bu ilhamlar ile yaratılan tasarımlar, geleneklerine bağlı, sakin, yalın, minimal estetikle yansıyor. Koleksiyonu bej, lacivert zeminli bir renk paletiyle yaratıyoruz. Markanın kimliği haline gelmiş Türk Denizi rengini ise siyah ve beyaz gibi ana renk olarak kabul ediyoruz. Sensation’da materyal seçiminde daha natürel görünümlerle çalışıyoruz. Çizgisel imajları, desenleri, dingin silüetleri vurguluyoruz.
Özgürlüğünün tadına varmak ve kendini keşfetmeyi temsil eden Generation koleksiyonu…
Generation ise bizim asi, tuhaf bir güzelliğe alışkın, beklenmedik detaylarla şekillenen koleksiyonumuz… Burada ise avatarımız arheZ, koleksiyonu yaratırken bizim ilham kaynağımız oluyor. Dijital, avangart, cesur, elektronik müzikle beslenen arheZ, Z jenerasyonunun bir temsili bizim için. Tabii arheZ’in bütün aurası tasarımlara nüfuz ediyor. Generation’ın ana renk paleti ise siyah, beyaz, mint ve Türk Denizi mavisi renklerinden oluşuyor. Materyal seçimi ise Sensation’a kıyasla daha gösterişli, daha parlak ve daha transparan ilerliyor; satenler, kadifeler, organzalar gibi kumaşlarla tasarımlar hayata geçiyor.
• Dijital bir moda markası olarak metaverse dünyasında da varlığınız dikkat çekici. Bu evrende neler sunuluyor?
Gerçek benliğiniz ile dijital kimliğinizi birlikte yaşayabilme olanağı ana hedefimiz. Sandbox, Spatial, DressX gibi önde gelen oluşumlarla iş birlikleri yaparak dijital topluluğumuzu oluşturmaya çalışıyoruz. Oyunlaşan bir evrende oyuncu olmak, ve moda kapılarının bekçisi olmak KNTLGY olarak hobimiz.
• Knitology Society ile dijital gelecekte bizi neler bekliyor?
Tasarım dünyamızı fijital mağazalarımızda deneyimlemek, tekno ve klasik müziğin kesişim noktasında modayı tatmak, arttırılmış gerçeklik ve üç boyutlu tasarım yazılımlarının geldiği her nokta ile tanışmak topluluk üyelerimizi bekleyen önceliklerden sadece birkaçı…