Türkiye’nin en değerli döviz sağlayan dallarının başında gelen sıhhat turizmi, 2022 yılında 100 milyar dolarlık global pastadan, yüksek bir hisse almayı hedefliyor. Türkiye’deki sıhhat bölümünün teknolojik yatırımları, doktor kalitesi, ülkemizin coğrafik hoşlukları medikal turist sayısını artırırken, ülkemizin tanıtımının her geçen gün artması da sıhhat turizminde Türkiye’yi dünyada parlayan yıldız haline getiriyor.
Türkiye’de teknolojik gelişmeler ve kaliteli tabiplerimiz sayesinde son yıllarda yükselişe geçen sıhhat turizmi, resort turizmine nazaran daha fazla döviz getiren bir dal haline geldi. Bilhassa döviz getirisi bakımından ülkemizin cari açığına katkı sağlaması beklenen Türkiye sıhhat turizminin, 100 milyar dolarlık global sıhhat pazarından bu yıl için büyük bir hisse alması öngörülüyor. 2019 yılında sıhhat turizmi kapsamında ülkemizde 662.087 hasta sıhhat hizmeti alıp bunun getirisi 1 milyar 65 milyon 105 bin dolar fiyatında gerçekleşirken, pandemi yılı 2020’de ise 388 bin 150 hastadan 548 milyon 882 bin dolar gelir sağlandı. 2021 yılının birinci üç çeyreğinde ise 370.334 kişi sıhhat hizmeti alırken, buradan elde edilen gelir ise 704 milyon 262 dolar olarak gerçekleşti. Bu sayının bu yıl içerisinde 1,5 milyar doları geçmesi bekleniyor. Türkiye’nin tanıtımı ve “Sağlık vizesi” çalışmalarının da sürdürülmesiyle, Türkiye’nin sıhhat turizmi dalı olarak, global paydan önemli bir ivme yakalayarak cari açığa tesir edecek biçimde ülkemize döviz girdisi sağlaması hedefleniyor.
“Resort turizminin elde ettiği gelirden daha fazlasını sıhhat dalıyla kazanabiliriz”
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Oğuzhan Oğuz, sıhhat turizminin genel turizme kıyasla daha çok getirisi olacak bir potansiyele sahip olduğunu ama bunun yeteri kadar değerlendirilmediğini söyledi. Küreselleşmeyle ve teknolojik gelişmelerle birlikte sıhhat turizminin aslında yeni yeni pahası anlaşılmaya başlanan bir bölüm olduğuna dikkat çeken Oğuzhan Oğuz, “Sağlık turizmi teşvik alıyor olmasına karşın bu teşviklerin daha da artırılabileceğini düşünüyorum. Türkiye sıhhat turizmi resort turizminin getirisine baktığımızda daha yüksek getiri potansiyeline sahip” dedi.
“Türk doktorlar, Avrupadan daha çok tercih ediliyor!”
Dr. Oğuzhan Oğuz, yurt dışından Türkiye’ye gelen yabancı hastaların, yalnızca Türkiye’yi ucuz buldukları için değil, başarılı tabipleri seçtikleri için de geldiklerini söyledi. Ülkemizde çok başarılı tabipler, cerrahlar bulunduğuna dikkat çeken Oğuzhan Oğuz, “Çoğu kişi Türkiye ucuz olduğu için yabancılar geliyor zannediyor ama tek sebep bu değil. İstanbul’daki fiyatlar çabucak hemen Avrupa’dakiyle tıpkı. Yabancılar buradaki hekimleri yeterli ve kaliteli buldukları için Türkiye’yi seçiyorlar. Türkiye’deki cerrahların deneyimi Avrupa’daki hekimlere kıyasla daha yüksek. Türk sıhhat turizminin yüklediği deneyim daha yüksek. O yüzden bu işi yapıyoruz” dedi.
Türkiye’nin sahip olduğu altyapı imkanları, kaliteli sıhhat hizmetleri, yetişmiş insan gücü, rekabetçi fiyat üzere avantajlarla tercih edildiğini de ekleyen Oğuzhan Oğuz, “Türkiye, genel turizm açısından doğal hoşlukları ve tarihi kültürüyle dünyaca tanınan bir ülke. Buraya ameliyat olmak için gelen hastalar, konaklama, ulaşım, alışveriş üzere çeşitli iş alanlarına da katkı sağlamaktalar. Ekonomik açıdan bakıldığında sıhhat turizmi bir adım öne çıkmaktadır. Bir sıhhat turisti olağan bir seyahat için gelen turiste oranla daha fazla döviz bırakmaktadır” diye konuştu.
Merdiven altı acentelere dikkat!
Merdiven altı acentelerin çoğaldığını ve hasebiyle yanlış acenteleri seçen hastaların sıhhatinin tehlikeye girebileceğini söyleyen Dr. Oğuzhan Oğuz, “Merdiven altı acentelerin maksadı para kazanmak. Bu stil yerlerde hastanın memnuniyeti ve sıhhati ikinci plana atılıyor. Bu durum, ulusal boyutta karartıcı tesir yaratabilecek bir durum. Hastalar, sadece ucuz olduğu için tahminen de hayatlarından olacakları yerlerden uzak durmalılar. Estetik ameliyat olma maksadıyla gelen hastalar durumu çok önemsemeyip, estetik diyip geçmemeliler. Yalnızca ucuz olduğu için ismini bile bilmedikleri merkezlerle muahedeleri, sıhhat durumlarına mal olabilir. Bu sebeple kapsamlı bir araştırma sonrasında karar vermek en gerçek seçim olacaktır” açıklamalarında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı