13-20 Ağustos tarihlerinde düzenlenen ve ”Radyo bilimi” başlığı altında birçok yeni çalışmanın sunulduğu sempozyuma 50’den fazla ülkeden bin 500’ün üzerinde bilim insanı katıldı. Sempozyumda bu yıl 33 ülkeden toplam 101 kişiye ise ”Genç Bilim İnsanı” ödülü verildi.
Uluslararası Radyo Bilimi Birliği tarafından bu yıl gerçekleştirilen "URSI GASS 2011 Sempozyumu"nda Türkiye‘den 7 kişi "Genç Bilim İnsanı" unvanına sahip oldu.
Başarılı genç bilim insanlarının arasında, Türkiye‘den 7 kişi de yer aldı. Mersin Üniversitesinden Enes Yiğit, İstanbul Çağ Üniversitesinden Hüsnü Deniz Başdemir, İstanbul Koç Üniversitesinden Ali Ekşim, İstanbul Yıldız Teknik Üniversitesinden Senem Makal, Ankara Ortadoğu Teknik Üniversitesinden Erdem Senalp, İstanbul Fatih Üniversitesi‘nden Hüseyin Altun ve İzmir Dokuz Eylül Üniversitesinden Handan Çerdik Yaslan, dünya bilim literatürüne adlarını yazdırmayı başardı.
Mersin Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Enes Yiğit, yaptığı açıklamada, bu ödülü alabilmek için 35 yaşın altında ve belli bir akademik altyapıya sahip olmak gerektiğini söyledi.
Henüz 29 yaşında ve doktora seviyesindeyken, kendi alanında çok önemli bir yere sahip olan URSI komisyonu tarafından verilen bu ödüle layık görülmekten dolayı yaşadığı mutluluğu dile getiren Yiğit, ”Sempozyuma katıldığım bildiri, doktora tezim olan ‘Yer Tabanlı Yapay Açıklıklı Radar’ konusu kapsamında yapılan bir çalışmaydı. Bu bildiriyle birlikte ödülü verdiler” dedi.
"Yer Tabanlı Yapay Açıklık Radar"
”Yer Tabanlı Yapay Açıklıklı Radar” çalışması hakkında bilgi veren Yiğit, bu teknikle, uydu ve uçağa gerek kalmadan yer yüzeyinde araba, motor gibi bir platforma monte edilen radar sistemiyle yeryüzü haritasının çıkarılabileceğini belirtti.
Enes Yiğit, "Yeryüzü haritalarının çıkarılmasında kullanılan tekniklerden en önemlisinin ”Yapay Açıklıklı Radar” olduğunu vurguladı."
Ödülün 35 yaşın altındaki bilim insanlarına verilmesinden dolayı akademik özgeçmişini ve bilimsel çalışmalarını başvuru sırasında gönderdiğine değinen anlatan Yiğit, 2006-2010 yıllarında yaptığı 20’nin üzerindeki bilimsel çalışmayla birlikte bu ödülün kendisine verildiğini vurguladı.
Akademik çalışmaları sırasında kendilerine destek verenlere teşekkür eden Yiğit, şöyle konuştu:
”Bu kadar çalışmayı bu kadar kısa süre içerisinde tek başıma yapmam mümkün değil tabi. Bu yüzden yapmış olduğumuz çalışmalarımda emeği olan başta tez danışmanım Prof. Dr. Caner Özdemir olmak üzere araştırma görevlisi Şevket Demirci ve yayınlarımızda adı geçen diğer tüm arkadaşlarımla birlikte bu ödülü kazandığımıza inanıyorum. Konferansta yurtdışından birçok kişiyle görüşüp Mersin Üniversitesinden olduğumuzu söylemek ve üniversitemizi en iyi şekilde temsil etmek bizim için gurur verici bir olaydı. Bundan sonra da çalışmalarımıza ara vermeden devam edip kendimizi en iyi şekilde geliştirmeyi istiyoruz.”
URSI’nın Amacı
ICSU (International Council of Scientific Unions) bilimsel birliklerinden URSI’nın (Uluslararası Radyo Bilimi Birliği) amacı radyo bilimi, telekomünikasyon ve elektronik bilimler alanında çalışmaları uluslararası platformda teşvik ve koordine etmek.
İlk olarak 1919 yılında faaliyete geçen URSI, ”Elektromanyetik, dalga yayılımı, radyo iletişim sistemleri, dalga yayılımı ve uzaktan algılama, iyonosferik dalga yayılımı” gibi birçok alandaki komisyonlarıyla bilimsel çalışmaları destekliyor ve özendiriyor.
80 yılı aşkındır gerçekleştirilen URSI konferansları sayesinde, bilim insanları kendi alanlarında yapmış oldukları bilimsel çalışmaları bir platformda tartışabilme ve birbirlerine sunabilme imkanı buluyor. Böylelikle tüm çalışmalar bir çatı altında toplanıp değerlendirilerek bilimsel gelişmelerin hız kazanması sağlanıyor.
Ödül Nasıl Veriliyor
URSI’de 10 komisyon bulunuyor ve bilimsel çalışmalar bu komisyonlar tarafından inceleniyor. Her komisyonda kendi alanında uzman dünyaca tanınmış bilim adamları tarafından oluşturulmuş bir jüri mevcut ve konferans için gönderilen çalışmalar bu jüri tarafından inceleniyor.
Her komisyondaki akademik jüri gönderilen makaleleri incelerken, çalışmanın yeni olup olmadığına, daha önce uygulanıp uygulanmadığıa ve akademik literatüre katkısınun bulunup bulunmadığına bakıyor.
Yapılan çalışmanın hangi probleme çözüm getirdiği, hangi alanlarda kullanıma sahip olacağı, gelişmeye açık olup olmadığı gibi kriterler de jüri tarafından dikkate alınıyor.