İnternet Andıcı Soruşturması kapsamında tutuklanan eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ’un avukatı İlkay Sezer, yazılı açıklama yaptı.
Avukat İlker Sezer, soruşturmanın gizliliği yanında masumiyet karinesinin de herkes tarafından dikkate alınması gerektiğini belirterek Arınç’ın dile getirdiği "Başbuğ’un kendisini gözetlediği" yönündeki iddiaları da yalanladı.
Başbakan Yardımcısı Arınç’ın, kendisi ile ilgili gözetleme emrini emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un verdiği yönündeki sözlerine Başbuğ’un avukatı İlker Sezer’den yanıt geldi. "Zorunlu Basın Açıklaması" başlığıyla yayınlanan açıklamada Başbuğ’a ilişkin hukuki sürecin halen soruşturma safhasında olduğunu hatırlatan Sezer, "Soruşturma safhasının gizliliği yanında, masumiyet karinesinin de herkes tarafından dikkate alınması beklenmektedir. Ancak, maalesef bu kurallara uyulmamaktadır" dedi. Bu durumda açıklama yapma zarureti duyduklarını kaydeden avukat Sezer şöyle devam etti:
"19 Aralık 2009 günü Ankara’da iki askeri personelin şüpheli olarak yakalanması üzerine 23 Aralık 2009 günü Genelkurmay Başkanlığı tarafından bir açıklama yapılmıştır. Açıklamanın 4. maddesinde şunlar söylenmişti; ‘Söz konusu askeri personel, uzun süredir devam eden, kastedilen bölgeye yakın bir yerde oturan ve bilgi sızdırdığı iddia edilen bir askeri personel hakkında bilgi toplamak için görevlendirilmiştir.’ Olay sonrasında, bu görevlendirmeye yönelik detaylı bilgiler ilgili makamlara da sunulmuştur. Hal böyle iken, görevlendirme amacının, farklı anlamlar yüklenerek ifade edilmesi doğru değildir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
"BENİMLE İLGİLİ GÖZETLEME EMRİNİ VERDİ"
Genelkurmay eski Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un savunmasının bir yerinde "Hani nerede o iddialar, kim suikast yapıyormuş" ifadelerini kullandığının hatırlatılması üzerine Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Sayın Başbuğ, aynı zamanda eline LAW silahını alıp ona ’boru’ diyen bir insandı. Islak imza, bilmem ne imza tartışmalarına da ’kâğıt parçası’ diyen birisiydi. Bırakınız onu söylemesini, benimle ilgili iddiaları, ’O gözetleme emrini ben verdim’ diyen kişiydi. Yani neyi, ne zamanda, ne kadar doğru söylediğini bilemiyorum. Herhalde yargı, bunların hepsini değerlendirecektir" demişti