“Kendime sorduğum soru şu: Baskılarla tamamen yeni bir şekilde nasıl başa çıkabilirim? Bedenimden çıkıp olaylara tamamen farklı bir açıdan bakmak istedim,” diye başladı Veronica Etro. “Bu yüzden 200 yıl içinde uzaylıların arşivimize geldiğini ve onlara bir nevi yakınlaştıran ve her şeyi patlatan mikro lenslerle baktıklarını hayal ettim. Yani yakınlaştırılmış miras gibi!”
Veronica Etro’nun muamması, tüm bunları çağdaşlaştırmak ve yeniden yapılandırmak, karakterini kaybetmeden markasının ne olabileceği yelpazesini genişletmek olmuştur. “Biliyorsun, Etro bir yaşam tarzı markasıydı,” dedi sahne arkasında. “Bence güçlü yanı güçlü bir kimliğe sahip olması ama aynı zamanda kadınları yorumlamaya, bireysel olmaya ve kişiselleştirmeye açık hale getiriyor. Bu, farklı kişilikleri nasıl kucaklayabileceğimizle ilgili; üniforma yapmayı, homojen hale getirmeyi asla istemedim.”
Bu sefer boho, gösterişli trikolardan 80’lerin kabarık siluetli patchwork bomber ceketlerine, 70’lerin ezilmiş kadife pantolon takımlarına ve dar çapraz kesim siyah saten elbiselere kadar gitti. Paisley, çeşitli grafik formlarda kaydedildi (tasarımcının tanımladığı gibi); bir havacı ceketi üzerindeki hayvan baskılı bir astar gibi görünecek şekilde süper büyütülmüş, canlı pembe kadife bir ceket üzerinde ya da yarı transparan şifon elbisede…
Buna “Etro Remix” adını verdi. Kısa üstleri, sutyenleri, elbiseleri ve sergilenen bol teniyle stil, markanın başka bir nesle ulaşma niyetinin yolunda bir başka adımdı.
1
%20copy.JPG)
2
3
4
5
6
7
8
9
10