Per. Kas 21st, 2024

Claire Choisne, gerçek sınırların olmadığı, her şeyin mümkün olduğu ve tek kuralın güzelliği ortaya çıkarmak olduğu bir evren hayal etmiş. Ve bunları dünyadan malzemeler ile birleştirmiş; elmaslar, çakıl taşları, deniz kabukları, yanmış odun, rattanın başrolü aldığı bir koleksiyon düşünün… Kulağa çok sıra dışı gelmiyor mu?

Sand Woman da rattan ile elması bir araya getirirken; Leaf Woman, canlı tropikal renkleri ile doğanın ritmine uyuyor. Earth Woman’da santos gül ağacı ile topraklanmış güçlü bir kadın görürken, Pebble Woman’da otantik beyaz çakıl taşları elmaslarla birleşip, sizi astral bir plaja götürüyor. Volcano Man ile dünyanın en derinlerine yolculuk yapıp, magmatik gücü keşfediyorsunuz. Demiştim sıra dışı diye…

Sınırsız hayal dünyasına sahip Boucheron “Elsewhere” koleksiyonunu, markanın Kreatif Direktörü Claire Choisne ile konuştuk.

Tüm bu malzemeleri bir araya getirmek çok cesur ve dünyanın ötesinde… İlhamınızı ve gücünüzü nereden alıyorsunuz?
Doğa aşığıyım ve seyahat etmeyi çok seviyorum. Beni en çok besleyen şeyler, yeni yerler görmek ve doğada olmak. Seyahat engeline takıldığımız, evimizden çıkamadığımız, özgürlüğümüzün elimizden alındığı günler kolay değildi. Fiziksel olarak sınırlandırıldığım bu günlerde hayal gücüm ile seyahat etmeye başladım. Her yere seyahat ettim; ormanlar, çöller dağlar, denizler… Doğanın harikalarından ilham aldım. Bir koleksiyonu oluştururken asla kendime sınır koymam ve hayallerimin gerçekleşmesi için elimden geleni yaparım.

Kullandığınız hammaddeler ve benzersiz işçilik teknikleri arasındaki süper karşıtlık var. Bu gerçekten zor… Bu mücevherleri giyilebilir hale getirme yolculuğunu nasıl anlatabilirsiniz?
Sık sık teknik zorluklar yaşadığımız doğru (gülüyor). Çakıl taşlarının tek tek içini oyup, hafifletmek için günlerce verilen uğraşı unutamam. Ağır olmaması ve kolay kullanılması için tüm taşların arkası oyularak içi boşaltıldı. Doğru çakıl taşları için dünyayı taradık ve sonunda onları bir Yunan adasında bulduk. Ya da küpe için iki aynı deniz kabuğu arayışımız da pek kolay olmadı. Volcano Man’de yanmış ağaç ile çalışırken, 3500 yıllık geleneksel Japon tekniği kullanıldı. Hayal gücünüz ile işçiliğin üst noktasını birleştirmek kolay oldu diyemem. Zorluklarla nasıl başa çıkacağını bilen ve mucizeler yaratan ekip arkadaşları ile çevrili olduğum için hayallerimizi gerçeğe dönüştürdüğümüz için çok şanslıyım.


Elsewhere, “Başka yerde”yi tanımlayan ve bize her şeyin mümkün olduğunu gösteren zihninizdeki yolculuğunuz için teşekkür ederiz. Gelecekte mücevher için öngörünüz nedir?
Samimi sohbetiniz ve güzel enerjiniz için ben çok teşekkür ederim. Mücevherde “değerli” tanımının, gelecek günlerde büyük taş ya da pahalı taş kavramından; bizi ve duygularımızı ele geçiren güzellikler içeren tasarım parçaları olmaya devam edeceğini düşünüyorum.

1893’te Frédéric Boucheron, Place Vendôme’da bir butik açan ilk büyük çağdaş kuyumcuydu. Atölyelerin uzmanlığının, mükemmelliğinin ve yenilikçiliğinin ötesinde, Maison sürekli olarak kadınların özgürlüğünden ilham aldı. Bu koleksiyonda, işçiliğin ve uzmanlığın zirveye taşındığı ve zihinsel özgürlüğün bu çağında ötesinde yorumlandığı, özgün ve meydan okuyan 23 parça ile tanıştık. Herkesin kendinden bir parça bulabileceği ya da parçasını başka yere bulabileceği…

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen