İlk ve ortaöğretimdeki 20 milyonu aşkın öğrenci ve 1 milyon 178 bin öğretmen için 2023-2024 eğitim öğretim yılı başladı. Üniversiteler ise ekim ayında açılacak. Güvenlik Servisleri Tertip Derneği (GÜSOD), eğitim kurumlarındaki özel güvenlik vazifelileri ve verdikleri hizmetlerin değeri hakkında açıklamalar yaptı. GÜSOD Lideri Turgay ŞAHAN, “Aileler, çocuklarının inançlı bir yerde eğitim almasını istiyor. Bu sebeple İçişleri Bakanlığımız ve ilgili genel kolluk üniteleri, hususa verdikleri ehemmiyet nedeniyle bir dizi eğitim ve ön inceleme çalışması yaparak, Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığımızın yönlendirmesiyle birtakım çalışmalar başlattı. Lakin artan maliyetler nedeniyle okul idareleri, güvenlik konusunda kısıtlamalar yapabiliyor. Bu da inançlı bir ortam oluşmasını engelliyor. Bu zafiyetin önüne geçilebilmesi için güvenlik risk tahlilinin yapılarak; o eğitim kurumunda kaç güvenlik işçisinin istihdam edileceği ve güvenlik kameralarının konulacağı bölgelerin tespit edilerek risk çalışması yapılması, eğitim kurumunun güvenliği açısından çok yararlı olacaktır” dedi.
Özel güvenlik bölümünün en esaslı ve önde gelen sivil toplum kuruluşlarından biri olan Güvenlik Servisleri Tertip Derneği (GÜSOD) Lideri Turgay ŞAHAN, başarılı bir eğitim-öğretim yılı temennisinde bulunarak, eğitim kurumlarındaki güvenlik bahislerine dikkat çekti. Artan maliyetlerin okul idaresini güç durumda bıraktığını ve bu nedenle güvenlik hizmetlerinde kısıtlamalar yapabildiğini belirten ŞAHAN, eğitim kurumlarının güvenliğinin yalnızca fizikî tehditlerle hudutlu kalmadığını, öğrencilerin inançlı bir ortamda eğitim almalarını sağlamanın da son derece kıymetli olduğunun altını çizdi.
Anne ve babaların çocuklarının inançlı bir ortamda eğitim almasını talep ettiğini söz eden ŞAHAN, İçişleri Bakanlığı ve ilgili genel kolluk ünitelerinin bir dizi eğitim ve ön inceleme çalışması yaparak Özel Güvenlik Denetleme Başkanlığı’nın da yönlendirmesiyle bu istikamette çalışmalar başlattığını açıkladı. Lakin kimi eğitim kurumlarında öne çıkan maliyet baskısının, inançlı bir eğitim ortamı oluşmasının önüne geçtiğini söyleyen ŞAHAN, “Bu zafiyetin önüne geçilebilmesi için güvenlik risk tahlili yapılmalı. O eğitim kurumunda kaç güvenlik çalışanının istihdam edileceğinin ve güvenlik kameralarının konulacağı yerin tespit edilmesi, eğitim kurumunun bulunduğu lokasyonun okul güvenliği açısından risk çalışmasına tabi tutulması çok yararlı olacaktır. Ayrıyeten eğitim kurumlarında güvenlik sıkıntılarının belirlenmesi ve okul idaresi ile özel güvenlik vazifelilerinin iş birliği içinde olması da çok önemli” diye konuştu.
“EĞİTİM KURUMLARINDAKİ ÖZEL GÜVENLİK GÖREVLİLERİNE EĞİTİMLER VERİLİYOR”
Sektörün tüm alanlarında ihtisaslaşmaya gereksinim olduğunun ehemmiyetini vurgulayan ŞAHAN, “Temel eğitim almış özel güvenlik vazifelileri AVM, stadyumlar ve eğitim kurumları üzere her alanda hizmet verebiliyor. Fakat eğitim kurumları özel ihtisas gerektiren alanlar. Zira işin bir de ruhsal boyutu var. Eğitim kurumlarında her yaş aralığından öğrencilerin olması nedeniyle daha farklı bir denetim sistemi ve deneyim gerektiriyor. Öğrenci psikolojisini fark edebilecek şahısların eğitim kurumlarında hizmet vermesi gerekiyor ve bu manada da alan eğitimlerinin ne kadar değerli olduğunu anlıyoruz. Eğitim kurumlarında hizmet veren özel güvenlik vazifelilerinin hem öğrenci ve veliyi hem de okulun etrafı tanıması nedeniyle azami ölçüde tıpkı şahıslar olması gerekiyor. Bu nedenle de eğitim kurumlarında yeterliliği belgelenmiş özel güvenlik vazifelilerinin istihdam edilmesi gerekiyor. GÜSOD üyesi özel güvenlik şirketleri, eğitim kurumlarında daha ehil ve daha deneyimli özel güvenlik vazifelileri ile özel güvenlik hizmeti veriyor. Okullarda bilhassa küçük çocukların kaçırılması üzere bir tehlike de kelam konusu olabiliyor. Hasebiyle da bu bahse çok dikkat ediyoruz. Okul idaresiyle irtibata geçiyoruz ve öğrencilerin kimler tarafından alınıp bırakılacağı konusuna itina gösteriyoruz. Öğrenciler ve işçi dâhil olmak üzere, giriş çıkış yapanlara çok dikkat ediyoruz. GÜSOD üyesi özel güvenlik şirketleri, bütün alanlarda, istihdam ettikleri özel güvenlik görevlilerine hizmet alanlarına nazaran eğitimler veriyor. Eğitim kurumlarında vazife yapacak özel güvenlik vazifelileri, velilerle ve öğrencilerle nasıl irtibat kurmaları gerektiğine dair hem yüz yüze hem de online olarak eğitimler alıyor” dedi.
“TURNİKE SİSTEMİ, GÜVENLİK AÇISINDAN EPEY FAYDALI”
Hizmet verdikleri tüm eğitim kurumlarına turnike sisteminin getirilmesini önerdiklerini lakin bu bahsin okul idaresinin inisiyatifinde olduğunu bildiren ŞAHAN, “Turnike sistemi epeyce yararlı. Bu sayede okula giriş çıkış yapan öğrencilerin kimliği belirleniyor. Tıpkı vakitte okul sistemine bilgi verildiği için de kolay kolay takip edilebiliyor. Öte yandan okullarda gece hırsızlık olaylarıyla karşılaşılabiliyor. Hizmet verdiğimiz eğitim kurumlarının birçoklarında gece vardiyasında az sayıda özel güvenlik vazifelisi bulunuyor. Hasebiyle bu sayı, tüm yerleşkenin güvenliğini sağlamak için kâfi olamayabiliyor. Hırsızlıkların önüne geçmek için alarm ve kamera sistemleri kurulması konusunda eğitim kurumlarına tavsiyelerde bulunuyoruz. Bu üzere olumsuz durumların önüne geçilmesi için eğitim kurumlarında kâfi sayıda özel güvenlik vazifelisi istihdam edilmesi gerekiyor. Bu da maliyetlerin artması manasına geliyor ve okul idaresini zorluyor. Ayrıyeten kamera sistemlerinin kurulması, alarm izleme merkezleriyle bağlantı halinde olunması da gerekiyor” diye konuştu.
“ÇEVRESEL TEHDİTLER EĞİTİM KURUMLARININ GÜVENLİĞİNİ TEHDİT EDİYOR”
Okulun fiziki hudutları dışındaki yasaklı unsur satıcıları, öğrenci okuldan çıktıktan sonra ya da girerken meydana gelebilecek olumsuz hareketler üzere çevresel tehditlerin de bulunduğunu belirten ŞAHAN, “Yerel kolluk kuvvetleriyle tahminen de bölgedeki zabıta yahut belediye ile iş birliği yaparak bu biçim durumların önüne geçilebilir. Büyükşehirlerde bu olaylarla çok daha fazla karşılaşılsa da küçük kentlerde de tıpkı riskler bulunuyor. Hizmet verdiğimiz ya da güvenliklerini sağladığımız bireyler çocuklar. Onlara bunu hissettirmeden, uzaktan bakan bir gözle yapmak zorundayız. Bunu yaparken de kameralar, alarm izleme merkezleri üzere öteki imkânlardan yararlanmak durumundayız. Natürel biz güvenlik derken çocuklar ortasında yaşanacak çatışmalardan, dış tesirlerden, okula müsaadesiz ve denetimsiz giriş çıkış yapılmasından bahsetmiyoruz yalnızca. Bunların dışında can ve mal güvenliği kapsamında sarsıntı, yangın ya da su baskını üzere durumlar meydana gelebilir. Özel güvenlik vazifelilerinin, tüm bu olaylar konusunda eğitimli olması gerekiyor” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı