Pts. Kas 4th, 2024

Gen düzenlemenin yıllardır üzerinde çalışılsa da Jennifer Doudna ve Emmanuelle Charpentier’in 2020’de Nobel Ödülünü alması CRISPR-Cas9 teknolojisini daha fazla kişinin duymasını sağladı. Hatta basında daha fazla yer almaya başlayan bu haberler özellikle Çin odağında farklı etik tartışmaların da kapısını aralamıştı. 

CRISPR-Cas9, kısaca bir genom düzenleme aracı. Genetikçilerin ve tıp araştırmacılarının DNA üzerinde ekleme, çıkarma yapmalarına ya da DNA dizilimini değiştirmelerine olanak tanıyan özgün bir teknoloji olarak da bilinen CRISPR-Cas9, zehirli mantarların panzehirini keşfetmede ve geliştirme sürecinde kullanılabilir.

ÖLÜMCÜL OLMAKTAN ÇIKABİLİR

Yeni yapılan bir çalışmada Türkiye’de evcikıran veya ölüm meleği olarak da bilinen mantar Amanita phalloides araştırma konusu olmuş. Zehirli bir tür olan bu mantar Türkiye’de ölümcül mantar zehirlenmelerinin yüzde 90’ından sorumlu olarak görülüyor. Keza bu oran dünyadaki oranlar içinde benzer bir durumda. 

Araştırmacılar da gen düzenlemenin potansiyel bir panzehir olup olamayacağı üzerine odaklandı. Çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar, insan hücrelerinde birçok farklı mutasyon oluşturdukları hücre havuzlarında mantarların alfa-amanitin adı verilen toksininin etkisini araştırdı. Bu yolla STT3B mutasyonu olan hücrelerde alfa-amanitin etkisinin olmadığını görerek zehirin hücrelere girmesi için gerekli olan biyokimyasal yolda bu genin rol oynadığnı açığa çıkardılar.

Araştırmadaki ikinci aşamaysa yaklaşık 3200 aday kimyasal arasından STT3B’nin aktivitesini durduracak molekülü bulma kısmı oldu. Fare deneylerinde de etkisini gösterdikleri bu molekül Kodak’ın 1950’lerde geliştirdiği ve sonrasında tıbbi görüntülemede kullanılan indosiyanin yeşili adlı bir kimyasal. Ekip bu bulguları birkaç gün önce Nature Communications dergisinde yayınladı.

Elde edilen sonuçlar hakkında konuşan Almanya’da Max Planck Karasal Mikrobiyoloji Enstitüsü’nde doğal ürün kimyacısı olan Helge Bode,” Bu harika bir şey” diyor ve ekliyor ”Alfa-amanitin gerçekten de doğada sahip olduğumuz en tehlikeli bileşiklerden biri.”

Bilim insanlarının mantar zehrine karşı gen düzenlemenin kullanılmasının ilhamı ise daha önce denizanası zehrine karşı panzehir bulmak için bu yöntemi tercih eden Sun Yat-sen Üniversitesinden Qiaoping Wang ve Guohui Wan vermişti.

Her ne kadar pek çok zehre karşı bilimsel olarak panzehirlerimiz olsa da ölüm meleği olan bu mantarlara yönelik destekleyici tedaviler dışında sunulacak çok az şey var. İlerleyen süreçte araştırmaların bu toksine maruz kalan insanlar üzerinde yapılmasıyla klinikte kullanımına götüren yola girilmesi bekleniyor.

By Usta

<<- Kızlar Baklavalı erkekleri sever diye duyduktan sonra elinde baklava tepsisiyle gezen