Bisiklete binmek hiç unutulmaz ya hani, Far Cry oynamak da tam olarak öyle bir şey. Özellikle üçüncü oyundan bu yana her Far Cry oyunu benim için yeni bir yolculuk. Her yol hikayesinde farklı yerlere gidiyoruz ama üç aşağı beş yukarı aynı şeyleri yapıyoruz, tıpkı bisiklet sürmek gibi. Bu sefer durağımız Küba, pardon Yara!Anton Castillo isimli bir tiranın yönettiği bu ada ülkesinde yeni bir devrimin kıvılcımları gözüküyor, ateşi körükleyecek olan kişi ise biziz yani Dani Rojas. Buraya kadarını zaten oyundan önce de biliyorduk ama siz yine de sol yumruğunuzu kaldırın, devrime gidiyoruz!
Tarih Tekerrürden İbarettir
Yara’ya hoş geldiniz sevgili Oyungezerler, köpek balıklarıyla dolu denizlerimizde yüzmeden önce kısa bir tarih dersimiz var. Seneler, seneler evvel bu sevimli Yara adamız yine başka bir diktatör tarafından yönetiliyordu. Ne tesadüftür ki bu diktatörün soyadı da Castillo idi ve mevcut diktatörümüz Anton’un babasıydı. 1967 yılında Efsaneler olarak bildiğimiz devrimciler baba Castillo’yu indirdi. Ancak daha sonra adamıza demokrasi geldi ve hiç akıllanmamış olan Yara halkımız yavru Castillo’yu, Anton’u başa getirdi. 1967’den daha beter hale gelmekle kalmadık, bir de adamızdaki tütünlerde özel olarak yetişen bir ilaç ortaya çıktı. Viviro, kanser tedavisi konusunda devrimsel bir adımdı ve Anton’un yaratmak istediği cennetin temelini oluşturuyordu. Aslında Anton hiç de kötü biri değil, bilakis cennetten düşen bir melek değil mi? Değil, sevgili Oyungezerler, Yara’nın içine girmeye başladıkça Anton ve Viviro’nun gerçek yüzünü öğreneceksiniz.
Tarih dersimizi bitirdikten sonra oyunumuza, yani Far Cry 3+3’e geri dönüş yapabiliriz. Benim şahsen hayatta en sevdiğim oyun serilerinden birisi Far Cry’dır; öyle ki dağ, tepe, bayır gezmek artık rüyalarıma giren bir şey oldu. Lakin son 4 oyundur sürekli aynı şeyleri giderek büyüyen ölçeklerde ve farklı yerlerde yapmanı bir çok oyuncu için sinir bozucu bir durum olduğunu da farkındayım. İyi giden bir şeyi bozmamak ve risk almamak benim gibi oyuncular için gayet makul olsa da Far Cry 6’dan kesinlikle devrimsel (oyunun içinde de devrim hikayesi olması ne hoş bir tesadüf) bir yenilik beklemeyin. Neyse çok fazla devrim dedim, başıma bir iş gelmeden oyuna devam edelim.
Atı Alan Yara’yı Geçti
Etraf ormanlarla, dağlar ve tepelerle dolu olunca arabayla gitmenin saçma olacağı yollar da çıkıyor karşımıza. İşte Far Cry 6’nın en güzel yeniliklerinden birisi de bu, çünkü oyuna atlar eklenmiş. Artık at tepesinde dıgıdık dıgıdık düşman merkezi ele geçirmeye gidebiliyorsunuz. Ayrıca oyundaki araç çeşitliliği de epey artmış ve arabaların modifikasyonları epey gelişmiş. Hem arabanın tepesindeki silahı, hem arabanın zırhını hem de öne takacağınız tamponu güçlendirebiliyorsunuz. Keza kozmetik olarak da her aracın farklı renk ve tarzları olduğunu söyleyebilirim. Bu parçaları ve araçlar elde etmek için ise oyundaki yarış görevlerini yapmanız gerekiyor.
Oyunda yine hikaye içerisine yerleştirilmiş gizli araçlar da var ve bunlar için de ana hikayede ilerlemeniz gerekiyor. Klasik araba sevdalıları Far Cry 6’da çok fazla güzellik keşfedecektir. Anton Castillo’nun zevkleri gerçekten rafine. Anton demişken ufak oğlu Diego’ya da değinmek lazım. Babanız ülkenin büyük bir kısmı tarafından sevilmeyen bir diktatörse hayatınız gerçekten cehennem gibi bir hal alabiliyor. Yara’dan kaçmak bile imkansız hale gelince bir noktada babanızın suyuna gitmeniz lazım. Hikaye Anton ile gerillalar arasında geçse de Diego’nun da çok önemli bir rolü var ve etik anlamda bazı sorgulamalar yapmanıza neden oluyor. Yani Diego’nun oyundaki varlığı bir süs aparatından çok daha fazlası ve bu benim aşırı hoşuma giden bir detay oldu.
Yaracel’e Yeni Altyapı Şart
Yara büyük devrimden sonra sıkı bir ambargoya maruz kalıyor ve ne tesadüftür ki tıpkı Küba gibi 1960’lardan fırlamış gibi duruyor. Ancak bu atmosfer sizi yanıltmasın, Yara’nın cıvıl cıvıl gençleri ve internete sahip bir halkı var. Yani kısmen internete sahip, en yüksek internet hızı sizin yaptıklarınıza bağlı olarak 1.4mb/s olabiliyor. Ülkemizde halen 8mbit internet kullananlar olduğunu düşününce hiç de fena değil! Lakin yine de siz Yara’ya taşınmayı pek düşünmeyin çünkü timsahı, deli horozları, köpek balığı, diktatörü derken çekilecek çile değil bu. Anton’un dikta rejiminden en büyük rahatsızlığı duyan kesim de yine bu gençler. Ama adada bir de Efsaneler dediğim eski devrimciler var ve sağ kalanların da çok büyük bir nüfuzu bulunuyor. Tüm bu keşmekeşin ortasında birliği sağlamak da yine Dani’nin işi.
El Este isimli bölgede La Moral isimli genç bir devrimci örgüt mevcut. Bu genç arkadaşlar teknolojinin tüm nimetlerini kullanırken Efsaneler ile araları epey soğuk, çünkü onları demode ve geri kafalı olarak görüyorlar. Ama haritanın her yerinde bulacağınız patika yollar dahil bir çok şeyin kurucusu da yine bu Efsaneler! Yani iki tarafın da gönlü olmadan herhangi bir örgütlenmeden söz etmek imkansız. Zaten her gerilla savaşında olduğu gibi Yara’nın da anahtar sözcüğü bu: ÖRGÜTLENMEK! Libertad isimli ana örgütümüz Anton’u devirmek için Dani’nin de üyesi olduğu bir kuruluş. Oyunun en havalı karakterlerinden Juan Cortez’in de büyük desteğiyle Libertad’ın büyük bir gücü var. Yine de tüm ada güçlerini birleştirmeden Anton Castillo ve ordusuna karşı hiçbir şansımız yok.
Bugün Ne Giysem?
Dani Rojas’ın arka planıyla ilgili bilmeniz gereken en temel iki şey eski bir asker ve bir yetim olduğu. Dani’nin eski asker olması Far Cry için bulunmaz bir nimet olmuş, çünkü oyunda bir yetenek ağacı yok. Dani zaten çok fazla şeyi yapabiliyor. Bir yere tırmanmak mı istiyorsunuz? Dani bunu zaten biliyor. Düşmanlara arkadan sokulup zincirleme suikastlar mi istiyorsunuz? Gerekli ortamı hazırlayın ve işi Dani’ye bırakın. Oyundaki temel şeyler Dani tarafından yapılabilse de bir sürü özellik ise belirli kıyafetler sayesinde kazanılıyor. Örneğin Hazmat elbiseleri sizi zehirden korurken, keskin nişancı kıyafetleri sayesinde hem şarjör kapasitesini hem de çıkardığınız sesi azaltabilirsiniz. Oyun tarzınıza göre kıyafet seçmek size kalmış, zaten Far Cry 6 gizlilik konusunda da bize epey yardım ediyor. Bol bol gizli yol ve patika var. Yalnız yapay zeka hala bildiğimiz gibi, bu yüzden mekan basmak veya ana görevlerdeki gizlilik gerektiren yerler yine görece kolay olmuş.
Oyundaki en büyük yenilik ise SUPREMO! Uranyum ile çalışan bu muhteşem aletler bize Juan Cortez’in en güzel armağanı. Çok sayıda Supremo çeşidi var bunların dolma süresi epey uzun olmakla beraber olağanüstü özellikleri var. Ben oyunun ilk başta verdiği roket atan Supremo’yu çok sevdim çünkü helikoptere nişan aldığınız anda doğrudan indirmenizi sağlıyor ve bir de hava saldırılarından kaçıp sığınak aramanıza gerek kalmıyor. Gizlilik için düşmanları işaretleyen Supremo da var, etrafınızı zehirleyen de. Oyundaki fırlatılabilir şeyler de yine Supremolar üzerinden ayarlanıyor. Bu bir nevi sizin arka cebiniz konumunda. Dinamit, düşmanların yerini gösteren bomba, EMP, beyzbol topu gibi çeşitli eşyaları da Supremo menüsünden seçiyoruz. Bunları açabilmek için de materyallere ihtiyacımız var.
3 Adımda Yara Turu
Libertad’a katılmamızdan biraz sonra örgütün lideri Clara bize kritik bir görev veriyor. Adada yer alan üç bölgede direniş gösteren üç farklı yapı var. Estevez Ailesi’nin göz ettiği Madrugada, 1967 Efsaneleri ve La Moral arasında gidip gelen El Este ve çılgın müzik grubu Maximas Matanzas’ın sesiyle şekillenen Valle de Oro. Bu üç farklı yerin de kendine ait düşmanları ve Castillo’nun özel adamları var. Bu durum Far Cry 5’te de benzer bir şekilde vardı, o yüzden bir yenilik sayılmaz. Hatta Far Cry 5 içerisindeki özel düşmanlar 6’ya göre daha özenle hazırlanmış diyebilirim. Bu oyunda en büyük rol Anton Castillo’ya verilmiş. Bu üç bölgede türlü türlü görevler yaparak onları Libertad ile birlikte Castillo’ya karşı savaşmaya ikna etmeniz gerekiyor. En son ve 4. bölge ise başkent Esperanza! Gayet tahmin edilebilir olduğu üzere her şeyin başladığı ve bittiği yer de yine başkent oluyor.
Oyunun yan görev sistemi ise biraz değişik. Zira dümdüz yan görev yapayım diyemiyorsunuz çünkü hangi görevin nerede olduğunu bilmeniz imkansız. Bunun için bol bol düşman merkezi ele geçirmeniz gerekiyor ki size bilgiler akmaya başlasın. İletişim oyundaki en anahtar özelliklerden biri. Yara’ya yardım ederseniz, Yara da size yardım ediyor. Çok sayıda farklı merkezi ele geçirip Libertad bünyesine katabiliyorsunuz. Bu ele geçirme ise tipik Far Cry tarzı. İsterseniz gizli gizli gidip herkesi öldürün isterseniz savaş açın. Ancak dikkat edilmesi gereken iki farklı şey var.
Birincisi karayolları üzerindeki geçiş noktaları. Eğer arabayla gitmeyi seviyorsanız bu geçiş yollarını kontrol etmek hayatı çok kolay hale getiriyor çünkü adım başı düşmanla karşılaşmıyorsunuz. İkincisiyse özellikle Wingsuit açıp havadan bir yere atlamak için gerekli. Haritada çok sayıda anti-hava aracı silahları var. Bunları yok ederek gökyüzünde ister uçak, ister helikopter isterseniz de doğrudan kendiniz uçarak süzülebilirsiniz.
Boş Zamanlarınızda Ne Yaparsınız?
Oyunda sadece bir yerleri ele geçirmiyoruz. Aynı zamanda bir şeyleri de ele geçiriyoruz. Hayatta kalma oyuncularının aşina olduğu yardım kutuları sıkça Yara’nın göklerinden de aşağı düşüyor. Üç ihtimalimiz var. İlki yeterince şanslıysak rastgele bir sandığın gökten yakınımıza düşmesi. Diğer ikisi ise tıpkı kontrol noktaları ve merkezler gibi istihbarat sayesinde öğreniliyor. Ya bir tuzak görevine gidip sandık etrafında toplanan Castillo askerlerini saf dışı bırakarak gerillalara yardım edeceğiz ya da bir radyo hackleyip 3 dakika içerisinde Castillo askerleri gelmeden uzaklarda bir yerlerde olan sandığa doğru zamana karşı yarışacağız. Ayrıca olmazsa olmazımız hazine avcılığı da yine yerli yerinde duruyor. Lakin Los Bandidos gibi bir gelir kaynağı varken hazine aramaya pek ihtiyacınız olmayacak.
Hola Amigo Koskocaman bir haritayı tek başınıza gezmek çok sıkıcı bir olay, bir yerlere tırmanırken yanınızda bir ses olması çok güzel bir his. Oyundaki yoldaşlarımız ise Amigolar. Bu arkadaşların hepsi birer hayvan ama hepsinin şahane özellikleri var. Juan Cortez’in bize bir diğer armağanı olan Guapo isimli timsah ile düşmanları tek lokmada yiyebilirsiniz. Her amigonun üç ayrı özelliği var ve savaşta sizinle birlikte mücadele ettikçe bu özellikler açılıyor. Bence en güzel özellik Guapo’nun sahte ölüşü, zira çatışma ortasında düşen Amigo’yu kaldırmanıza gerek kalmıyor bir anda yeniden doğup düşmanları tek lokmada yutmaya devam ediyor. Oyunun en havalı Amigo’su ise zorlu bir süreçten sonra sizinle birlikte oluyor ama kesinlikle buna değer! Eğer oyun sizden 3 farklı mistik eşyayı bir mağaraya götür diyorsa vakit kaybetmeden devrimmiş, Anton’muş demeden bu işi yapın derim. Sonrasında Oluso ile birlikte oyun keyfi daha da artıyor. İşin içerisine Far Cry 4’deki gibi mistik olayların girdiği tek görev Oluso görevleri ayrıca bonus olarak da bir Supremo ve şahane bir tüfek Oluso’ya ek olarak sizinle birlikte oluyor. Chicharron için ise aslına bakarsanız apayrı bir yazı ve hatta bir kitap bile yazılabilir. Oyunda horozlardan bolca çekiyoruz ama Chicharron’dan nasibini Castillo askerleri alıyor. Bu deli horoz kendini uzak bir mesafeden adeta bir gülle gibi düşmanların üstüne atıyor ve sonra herkese saldırmaya başlıyor. Chicharron’u açarken yaptığımız görevler ise oyunun en eğlenceli kısımlarından bazılarına sahne oluyor. Viva Chicharron! Philly, kesinlikle Far Cry tarihinde özel bir yere sahip. Oyun serisi boyunca epey acayip karakterle karşılaştık ama Philly tam anlamıyla bir büyücü! Bize en güzel armağını ise oyunun en tatlı amigosu Chorizo. Bu sevimli köpek o kadar tatlı ki düşmanların üstüne saldığınız zaman doğrudan dikkatleri üzerinde topluyor, siz de arkadan iş bitirebiliyorsunuz. Ayrıca zaman içerisinde size alıştıkça etraftan önemli materyalleri minik çantasıyla birlikte size getiriyor. Tam kulağının arkası sevilip bağra basılmalık bir yoldaş olmuş. Bir diğer sevimli köpek arkadışımız ise Boom Boom. Adını bizzat Dani’nin koyduğu Boom Boom’un geçmişi hakkında hiçbir şey bilmiyoruz sadece Amerika’dan gelen bir kargonun içerisinde olduğu belli. Lakin bu uslu köpek kısa süre içerisinde şahane özellikler kazanıyor. İlk etapta öldürdüğünüz düşmanları Dani yerine lootlayan Boom Boom zaman geçtikçe düşman yerlerini önceden size göstermeye de başlıyor. Bir yere girmeden önce ön bilgi almak istiyorsanız Boom Boom sizin için doğru Amigo. |
Yan görev konusunda ise Far Cry 6 işin mizah kısmını epey ön planda tutmuş. Ana görevlerde de yine mizah ön planda. Bolca gönderme ve referans bizleri bekliyor. Örneğin Assassin’s Creed’e referans veren Leap of Guerilla Faith noktası beni epey güldürdü. İlk görevlerden birinde Dani, bir tarla yaparken “Bunu daha önce yapmış gibiyim” diyerek eski FC oyunlarına selam çakmayı da eksik etmemiş. Gta Vice City’nin Colonel Cortez’i için Tank çalmıştık, hemen hemen benzer bir görev Far Cry 6’da da karşımıza çıkıyor. Görevler dışında haritada da keşfedilmeyi bekleyen bolca referans var. Sosyal medya ve internet fenomenliği de oyunun bolca dalga geçtiği olgulardan.
Los Bandidos Oyunda hiç mi insan yoldaşımız yok? Bolca var ama onların da kendi işleri var. Los Bandidos isimli gerilla örgütü sizin önderliğinizde çeşitli görevlere çıkıyor. Bu ekibe lider katmak için de Yara Hikayeleri isimli görev ağaçlarını bitirmeniz lazım. Her liderin kendine has özellikleri ve görevlerde size kazandıracağı bolca materyali var. Bir ila sekiz saat arasında (gerçek saat) değişen araştırmalar sonrasında Los Bandidos merkezine gidip bu operasyonları yönetiyorsunuz. Üç ila beş adımda sonuçlanan her operasyonun belirli riskleri ve ödülleri var. Her adımda ayrı bir materyal veya bilgi de kazanabilirsiniz, doğrudan para kazanmak için Los Bandidos askerlerini feda da edebilirsiniz: nihayetinde buranın lideri sizsiniz. |
Mi Casa Es Tu Casa
Oyunun üç merkezinde insanları Libertad’a katılmaya ikna ederken bu merkezleri geliştirmeniz de işinize yarayacaktır. Benim tavsiyem öncelikle Los Bandidos yerleşkesini geliştirmeniz çünkü hem operasyonlarda ekstra materyal ve para sağlıyor hem de en iyi silahları satın alabiliyorsunuz. Ayrıca bir an önce Wingsuite ulaşmak için ve adada daha fazla hızlı seyahat noktası açmak için Hideout Network’ü de kurmak epey faydalı oluyor.
Horoz Dövüşleri İşte oyunun en büyük keyfi ve özgün özelliği bu. Madrugada yerleşkesinde bulacağınız horoz dövüşleri adeta bambaşka bir oyun gibi. Tıpkı Mortal Kombat gibi horozunuzu seçip, kendiniz yöneterek rakibinizi yenerek horoz dövüş dünyasında da üst basamaklara çıkabiliyorsunuz. Oyun içerisinde çok fazla horoz çeşidi var ve bunları harita içerisinde gezerek elde ediyorsunuz, her horozun kendine ait bir görünüşü var ama özünde dövüşte çok farkları yok. Şimdilik elimizde olan diğer mini oyun ise domino. 4 kişiyle oynanan domino oyununda kazanmak için ya elinizdeki taşları bitirmek zorundasınız ya da oyun düğüme girdiğinde en düşük puan içeren taşlara sahip olmalısınız. |
Tüm bu aktiviteler, amigolarla oynama falan derken bir bakmışsınız ki Yara’da iç savaş çıkartmışsınız. Her köşe başında bir çatışma baş gösteriyor. Lakin eski Far Cry oyuncuları yolda giderken birden çıkan düşmanlara alışıktır o yüzden bu anlamda yeni bir şey yok. Yenilik oyunun senaryo anlamındaki görevlerinde var. Üç bölgenin de hemen hemen ilk başta aynı zorluk seviyesi var. Yani nereye gideceğinizi seçmek size kalmış. Ancak sanmayın ki bir bölge bitince daha güçlü bir şekilde diğerine gideceğim. Yaptığınız aksiyonlar oyunun dünyasını doğrudan değiştiriyor. Yani bir bölgede Castillo’yu sinirlendirecek bir hareket yaparsanız tüm haritadaki askeri güç seviyesi bir anda yükseliyor. Bu sayede sürekli kolay düşmanlarla da karşılaşmamış oluyorsunuz, gerçi bu yapay zeka varken düşmanlar ne kadar zor olur orası biraz size kalmış.
Doğru İş İçin Doğru Alet
Juan Cortez, gerillalığın kitabını yazdığı için sürekli onun hikayelerini ve gerilla maddelerini dinliyorsunuz. İşinize en yarayanı ve belki de tek yarayanı ise “doğru iş için doğru alet” maddesi. Oyundaki düşmanların farklı farklı mermi tiplerine karşı zayıflıkları var. İletişimin önemi burada da ön plana çıkıyor, bir merkezi basmadan önce cep telefonunuzla etrafı tarayıp, hangi düşmanın neye zayıf olduğunu bilmek gerekiyor. Zaten silah geliştirmeleri de tamamen size kalmış. Oyunda “eşsiz” silahlar hariç her silah baştan aşağı modifiye edilebiliyor. Susturucuların artık ısınma süresi var bu yüzden taramalı tüfekler ile susturucu kombosu sandığınız gibi kolay işlemiyor. Benim gibi tüfeğinizin ucuna bidon takıp yavaş yavaş ilerlemek en güvenli yol. Silahları kozmetik olarak değiştirmek için ise bulmanız gereken tek şey sprey boya şişeleri ve bütün haritada bolca karşınıza çıkıyor yani rengarenk silahlara ulaşmak epey kolay.
Oyundaki en büyük eksiklik ise bölüm sonu düşmanı olmayışı. Sadece bölgelerden birisinde çok da zor olmayan bir düşman savaşı var. Onun dışında Far Cry 6 bu konuda epey eksik kalmış. Beşinci oyunda Father’ın yoldaşlarıyla çok daha epik savaşlarımız olmuştu. Muhtemelen Anton Castillo’yu bu kadar öne çıkarmak için bu bölüm sonu düşmanlarından feragat edilmiş. Yine de oldukça duygusal ve epik sahneler her bölgede yaşanıyor. Özellikle Efsanelerin yer aldığı El Este duygusallık konusunda beni çok etkiledi. Maximilas Matanzas’ın Valle de Oro’su ise daha güncel konular ile insanı etkilemeyi başarıyor. Yine de güzel bir boss dövüşünün yerini hiçbir şey tutmaz tabii ki.
O Ses Yara
FPS oyunlarının en büyük sorunlarından biri karakterle bağ kurmayı zor hale getirmesidir. Far Cry 6 bunu iki farklı yoldan çözmeyi denemiş. İlki bahsettiğim üç bölgedeki ana kamplarda oyun üçüncü şahıs haline geçiyor ve Dani’yi görebiliyorsunuz. Kıyafetlerini seçtiğiniz bir karakteri dışarıdan görmek gayet güzel olmuş.
Diğeri ise Dani’nin verdiği tepkiler… Mesela arabadayken radyoda bir şarkı çalarken Dani eşlik etmeye başlıyor. Dani kendini müziğe kaptırınca bir anda sesi kapatırsanız sadece onun sesini duyabilirsiniz. Sonrasında tekrar radyoyu açıp mini bir konser ambiyansı yaratabilirsiniz. Yalnız müziği çok uzun süre kapalı tutarsanız Dani bir an kendinden utanıp öksürerek hiçbir şey olmamış gibi davranmaya başlıyor.
Oyunun müzikleri de gerçekten atmosfere çok uygun, Yara gibi kurgu bir ülke için marşlar bile hazırlanmış ve bu marşların çoğunda Sovyet etkilerini hissedebiliyorsunuz. Radyoda çalan şarkılar ise birbirinden güzel üstüne bir de oyun içerisinde USB şeklinde bulabileceğiniz şarkılar var, bunları arabalarda sarmala alıp dinleyebiliyorsunuz.
Ayrıca oyundaki yan karakterlerin pek çoğu da acayip eğlenceli ve Dani’nin onlarla olan etkileşimi muhteşem. Philly’nin çılgın büyüsü sizi de kapsıyor, Juan Cortez’in gaz verici gerilla replikleri bir noktadan sonra Dani içinde sıkıcı hale geliyor ve işi alaya vuruyor. Bicho’nun yeniden ayağa kalkma sürecinde de yine sizin büyük payınız oluyor. Bu sefer Far Cry’da dünya ile birlikte karakterler de gelişiyor ve bu oyuna her anlamda yansıyor. Her bölgenin sonunda Anton Castillo’ya bir göz atıyoruz ve bir diktatörün çelişkilerle dolu hayatını da öğreniyoruz. Diego yavaş yavaş büyüyor ve hikayeye bambaşka bir boyut katıyor. Hem Dani hem de diğer karakterler oyun içerisindeki olaylardan bolca nasibini alyor ve bu da sizi oyun dünyasında daha da çekiyor.
Subcomandante Dani
Ben oyunu oynarken önce Madrugada’ya gittim, sonra El Este ve Esperanza’dan önce son durak Valle de Oro’ya uğradım. Böyle ilerleyince hikaye tonu giderek daha karanlık bir hal almaya başladı. Her bölgede belli kazançlar ve kayıplar var ama şimdi salim kafayla bakınca en doğru sırayla oynamışım gibi geliyor. Giderek daha karanlık bir hal alan hikayede görev sıklığı da artmaya başlıyor. Hatta öyle ki bir noktadan sonra eğer çok fazla yan görev veya aktivite yaparsanız ana görevlerdeki karakterler sizi telefonla arayıp darlamaya başlıyor. Bu darlamalar sizi korkutmasın birkaç yan görev ve yardım kutularına yetişme dışında zaman sınırı olan bir görev bulunmuyor. Hemen hemen tüm yan görevleri yaptım sadece birkaç tane “7 kişi bul, mektup dağıt.” tarzındaki uğraştırıcı işler kaldı. Onları da bir ara yaparım çünkü Far Cry benim için Football Manager gibi bir kas hafızası aktivitesi, bir bağımlılık haline gelmiş durumda.
Oyundaki yetenekler için herhangi bir tecrübe puanı sistemi bulunmadığı için düşmanların güçlü ya da denk seviyede olup olmadıkları Dani’nin gerilla rütbesine bakarak belirleniyor. Rütbeler gerilla savaşlarını bilenler için epey hoş. Örneğin Subcomandante rütbesine erişince Marcos’a bir selam çaktım, keşke oyun izin verseydi de daha fazla yükselmeseydim. En nihayetinde “comandante” rütbesine ulaştıktan sonra ise “comandante I-II” şeklinde rütbeler devam ediyor. Bu bence çok mantıklı bir sistem olmuş çünkü bir gerilla, örgütü kadar güçlüdür. Dani Yara halkı tarafından sevildikçe -ki sevilmesi için çok fazla görev yapmanız gerekiyor, deli horozların korku dolu inine bile giriyorsunuz- daha fazla düşmana kafa tutabiliyor. Gerçi her türlü tek kişilik bir ordu olarak hareket ediyorsunuz ama en azından rol yapma açısından kendinize böyle bir mantık kurabilirsiniz, ben öyle yaptım.
Don’t Cry For Me Yara
Bir diktatörü devirmek için gerçekten çok fazla şey yapmak gerekiyormuş. Hem mental hem de fiziksel olarak bir daha böyle bir şeye hazır olduğumu sanmıyorum. Oyunun final sekansına gelmeden önce klasik uyarımızı alıyoruz, “Bu noktadan sonra görev bitmeden geriye dönemeyeceksiniz ve hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.” Finale ulaşmanın mutluluğu ve burukluğu ile birlikte epik bir son sekansa hazır olun. Tabii ki sürprizleri bozmamak için çok fazla detaya girmeyeceğim ama bütün oyun boyunca verdiğiniz gerilla savaşı, Cortez’in öğütleri, Clara’nın inadı, Diego ve Anton’un baba oğul ilişkisi hepsi gerçekten çok iyi bir şekilde bağlanıyor. Hani oyun içerisinde hikaye anlamında bazı şeyler fazla hızlı geçildi diye düşünüyordum ama finali görünce bunun nihai amacını da anlamış oldum. Anton Castillo karakteri oyun tarihine altın harflerle yazılmayacak belki ama böylesine kompleks bir karakteri daha önce çok az oyunda gördük.
Kansız devrim olmaz. Çiçekli devrimler Avrupa’ya özel şeylerdir ve çok da büyük anlam ifade etmezler. Yara’nın kurtuluşuna giden çok uzun bir yol sizleri bekliyor. Devasa bir haritaya ve çok sayıda aktiviteye sahip bir yoldan bahsediyorum. Elektrik santralinden, kahve fabrikalarına her şeyini elinden alacağınız bir diktatör ve uğrunda savaşacağınız bir özgürlük hayali var. Sadece bu hisleri bir oyunda yaşamak bile benim için unutulmaz bir deneyim oldu. Keşke bu oyun ben lisedeyken çıksaydı da Ciao Bella eşliğinde gerilla eylemleri yaparken daha da gaza gelebilseydim. Gerçi şu an bu yazıyı bitirirken bile arka planda “Hasta Siempre” çalıyor. Oyunun motivasyonunu halen tam olarak üstümden atamamışım.
Far Cry 6 için çok büyük beklentileriniz varsa hemen onları indirin. Üçten sonra herhangi bir oyunu açıp oynayın ve oradaki özellikleri 3 ile çarparak Far Cry 6’ya ekleyin. Yine aynı formül, aynı mekanikler, aynı yapay zeka var. Ancak arka plandaki hikayesi, özellikle başkent Esperanza ile birlikte eklenen birkaç şehri ve gerilla olma hissi altıncı oyunu benim için özel kılan şeyler oldu. Yedinci Far Cry oyunu (umarım artık oyun anlamında da bir devrim olur) öncesinde bu oyuna bol bol içerik ekleyecekler. Zaten ana hikaye bittikten sonra size sonraki süreçte neler olacağını anlatıyor. Her hafta yeni bir düşman gelecek, daha önce ele geçirdiğiniz merkezler ve noktaları kaybetmemek için savaşacaksınız, vesaire vesaire. Ben bu gerilla savaşında üstüme düşen görevi yapmanın verdiği haklı gurur ile Küba purosu aramaya gidiyorum. Arkada kalan yoldaşlara son sözüm ise; Viva Libertad!