Apple’ın CEO’su Tim Cook, geçtiğimiz hafta Brut’a bir röportaj verdi. Beş dakikalık videoda Cook, Apple’ın 2030 yılına kadar karbon nötr olma hedefi, çevreye yardımcı olmak için kişisel yaşamında neler yaptığı ve hatta Apple’ın her yıl yeni bir iPhone piyasaya sürmesi gerekip gerekmediği gibi çevresel sorular ele alındı.
Tim Cook, bu son soruya cevap verirken şu cümleleri kullandı: “Bence isteyenler için her yıl yeni bir iPhone sahibi olmak harika bir şey. Yaptığımız şeyle insanların telefonlarını takas etmelerine izin veriyoruz. Ve böylece, eğer hala çalışıyorsa, o telefonu yeniden satıyoruz ve çalışmıyorsa, onu parçalara ayırmanın ve yeni bir iPhone yapmak için gerekli malzemeleri almanın yollarını buluyoruz.”
Bu soru da Apple’ın 2030 yılına kadar karbon nötr olmak istediği gerçeğiyle ilgiliydi. Brut muhabiri, gerçekte hiçbir şirketin bunu başarması mümkün olmadığı için pek çok uzmanın “karbon nötr” terimini eleştirdiğini belirtiyor. Bu konuda Tim Cook “Herkesi web sitemizde bunu nasıl tanımladığımıza bakmaya davet ediyorum çünkü yaptığımız şey, ayak izimizi önemli ölçüde azaltmak için çok çalışmak ve tüm bu eylemleri yaptıktan sonra geriye kalan ne varsa, atmosferden karbon çeken yönetilen ormanlar ve yönetilen otlaklar gibi yüksek kaliteli dengelemelerle telafi ediyoruz. Amacımız bunu yapmadan önce [etkiyi] mümkün olduğunca ortadan kaldırmaktır.”
Apple’ın CEO’su bu röportajı, şirketin Avrupalı gazetecileri Apple’ın Danimarka’daki veri merkezini ve fotovoltaik tesislerini ziyaret etmeye götürmesi sırasında gerçekleştirildi. Cook, Cupertinolu şirketin ürünlerini duyurmadan önce sır olarak saklamayı tercih ettiğini ancak çevre ile ilgili farklı olduğunu söylüyor: “Çevre gibi girişimlerimizle çok açık olmak istiyoruz çünkü kopyalanmak istiyoruz. İnsanların bu alana bakıp ‘Ben de yapabilirim’ demesini, geri dönüştürülebilir malzemelerimize bakıp ‘Ben bunu yapabilirim’ diyebilmesini istiyoruz. Ve tüm bu projelere çok açık davranıyoruz, çünkü diğer insanların bakıp kopyalayabileceği bir havuzdaki dalga olmak istiyoruz ve bu, çevresel açıdan çok daha fazla etki yaratıyor.”