Alternatif Bilişim Derneği Başkanı avukat Faruk Çalık, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun AKP’li olduğunu hatırlatarak “Bir bakan aynı zamanda AKP milletvekili adayı. İstifa etmesi gerekirken etmedi. Partili bir bakanın böyle bir alternatif sistem kurmasına iyi niyetli yaklaşamıyoruz” dedi.

(Faruk Çalık)

‘BÖYLESİ GÖRÜLMEDİ’

“İçişleri Bakanlığı neden alternatif bir sistem kurduklarına ilişkin açıklama yapmadı” diyen Çalık, “YSK’nin kullandığı sisteme dışarıdan müdahale edilmesi pek mümkün görünmüyor. Ancak içeriden sisteme bir müdahale edilmesinin önüne geçilmesi mümkün değil. Bu sistemin kurulmasındaki amaç nedir? Seçim sonuçlarını önceden öngörüp gidişata göre müdahale etmek midir? İçişleri Bakanlığı’nın yerel örgütlenmesi olan valiliklerin OHAL ilan etme yetkisi bile bulunuyor. Burada sonuçları öngörüp iktidar partisinin kaybedeceğini anladığı anda bilgi belge yok etmek için erkenden harekete geçmek mi isteniyor? İçişleri Bakanlığı kaymakamlıklar, valilikler eliyle seçim sonucuna göre bilgi saklayabilir, kurumlara girişi engelleyebilir. Şimdiye kadar Türkiye de onlarca seçim yapıldı, hiçbir seçimde böyle bir sistem ve girişim olmadı” ifadelerini kullandı.

(Ecem Sağol)

‘SEÇİM SİSTEMİNE GÜVENİ SARSABİLİR’

Bilişim Hukukçusu avukat Ecem Sağol, “YSK yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı olan anayasal bir kurumdur. İçişleri Bakanlığı’nın bağımsızlığı olmayan bir kamu teşkilatlanması yapısı sebebiyle devlet teşkilatlanmasında söz konusu seçim takip sistemini sağlaması teoride yasak olmasa da kamu vicdanında belirsizliklere neden olabilecektir” dedi.

Sağol, sözlerine şöyle devam etti:

“YSK haricinde seçim takip sistemleri siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları tarafından da yapılabiliyor. Ancak İçişleri Bakanlığı’nın bunu yapması durumunda devlet teşkilatlanmasında manipülasyona açık noktalar olabilir. Örneğin, İçişleri Bakanlığı’ndan sağlanacak olan bu seçim takip sisteminin verileri hangi kaynaklardan alınacak, veri işleyenler kamu personeli mi olacak, hepsinden daha önemlisi YSK ile İçişleri Bakanlığı’nın seçim verileri birbiriyle karşılaştırıldığında çelişen sonuçlar ortaya çıkarsa ne olacak, İçişleri Bakanlığı’nın verileri YSK kararlarını ne ölçüde etkileyecek? Seçime bu kadar kısa süre kalmışken bu soru işaretleri seçim sistemine olan güveni sarsabilir.”