Günümüzde giderek daha fazla bayan, gebelik planlarını ileri yaşlara erteleme eğiliminde oluyor. Bunun nedenleri ortasında aile ömrüne geç başlama isteği, çalışma koşulları, meslek planları ve ileri yaşlarda çocuklarını daha âlâ şartlarda yetiştirebilecekleri umudu olduğunu görüyoruz.

İleri yaş gebelikler birçok bayan için daha mantıklı gelse de beraberinde birtakım riskler de içeriyor. 35 yaş üstü anne adaylarının gebelik öncesi ve sırasında nelere dikkat etmesi gerektiğini Liv Hospital Bayan Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Gamze Baykan Özgüç anlattı.

Gelişmekte olan ülkelerdeki bayanlar ileri yaş gebelik tercih ediyor

Artan 35 yaş üstü gebelikler maternal (anne) ve perinatal (doğumöncesi) için birtakım riskleri beraberinde getiriyor. Bilhassa gelişmekte olan ülkelerde hamile popülasyonunun yaklaşık yüzde 15’ini 35 yaş üstü hamileler oluşturuyor. 35 yaş üstü devirde bayanların yumurta rezervinin azalması hamile kalma talihini da azalttığı için yardımcı üreme tekniklerine başvurma da artıyor. Bununla paralel olarak çoğul gebelikler, erken doğum riski, düşük yapma ve sezaryen yüklü doğum sistemi seçimi de artıyor.

İleri yaş gebeliklerde bebekte anomali oluşma riski artıyor

Gebelik yaşının artması ile bir arada genetik anomaliler, sayısal ve yapısal kromozom kusur anomalileri ve kromozomal olmayan doğumsal anomaliler artıyor. Bu sebeple de düşük oranları ile doğumsal anomalili fetüs gelişme oranları daha çok karşımıza çıkıyor.

35 yaş üstü gebelikte tarama testleri büyük kıymet kazanıyor

Tüm hamilelere yaştan bağımsız olarak prenatal tarama ve ultrason testleri, geç fetal tarama ultrasonu, riskli çıkan sonuçlarda amniosentez ve CVS ile kromozom tahlili öneriyoruz. 35 yaş üstü gebeliklerde ise bu tarama testlerinin yerini erken devirde çarçabuk yapılabilen anneye ilişkin kanda fetal kromozom hücre tarama testleri de hamile takip programlarının içine dahil ediliyor.

İleri yaş gebelik neden takip gerektiriyor?

Anne yaşının ilerlemesi ile gestasyonel diabet, hipertansiyon, plesanta yerleşim anomalileri, fetüs prezentasyon sorunları, operatif vajinal doğum, tromboz riski, doğum sonrası kanama oranlarında da 35 yaş altı gebeliklere nazaran rastlanma oranların da artış görülüyor. Ve bilinen bütün sezaryen sebeplerinin yanı sıra tek başına ileri yaş bile sezeryan için endikasyon oluşturabiliyor. Yaşın ilerlemesi ile birlikte uterus işlevi azaldığı ve pelvik ahengin yetersiz kaldığı için de doğum müddeti uzayabiliyor.

35 yaş üstü hamilelerin tüm bu sebeplerden ötürü gebelik öncesinde ve gebelik devrinde daha itinayla takip edilmesi büyük ehemmiyet taşıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı