Bu film, sanat yaparak, aileleriyle vakit geçirerek ve işe ya da okula giderek günlerini geçiren 7 kişinin yolculuğunu konu alıyor. Her birey, Apple’ın erişilebilirlik özellikleri sayesinde ustalıkla çalışıyor ve bu da engelleri ortadan kaldırmalarına, bağımsız ve güvenle hareket etmelerine olanak tanıyor.

Filmde gördüğünüz özelliklerden bazıları: Algılama Modu, görme engelli veya az gören kullanıcıların çevrelerindeki kapılarda, nesnelerde ve insanlarda gezinmesine olanak tanıyor. Ses Tanıma, işitme engelli veya zor işiten kişileri bir bebek ağlaması veya kapı zili gibi bir dizi sese karşı uyarır. Sesle Denetim, Apple aygıtlarını yalnızca sesle çalıştırmanın yeni yollarını sunuyor. AssistiveTouch, üst vücut uzuv farklılıklarına sahip olanlar için teknolojiyle etkileşime geçmek için daha fazla olanak yaratıyor.

Filmin Müziği

“I am the Greatest” adlı parçada, güçlendirme ve özgür iradenin simgesi olan Muhammed Ali’nin konuşmalarından türetilen sözler kullanıyor.

Muhammed Ali’nin ikonik sözlerinin bir resitaline dayanan, yapımcılığını Spinifex Gum’ın üstlendiği ve tamamı kadınlardan oluşan Avustralyalı müzik topluluğu Marliya Choir tarafından icra edilen film müziği, Julliard eğitimli caz piyanisti Matthew Whitaker’ın doğaçlamalarıyla birlikte, kendini “engelli disko mucidi” olarak tanımlayan Cola Boyy’ın prodüksiyonuna oyuncu kadrosunun müzikal katkılarını da içeriyor.

Türkiye’de Apple ürünlerinin erişilebilirlik özelliklerini kullananlar ne diyor ?

YTÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü’nden Prof.Dr. Koray Sazlı, “Pandemi sürecinde, kardeşimin verdiği iPhone 5 ile yaşamıma giren cihaz, o dönemde yaptığım çevrim içi derslerimi yaparken, hayatımın vazgeçilmez parçası oldu. Aldığım yazılı ödevleri de okurken, hem hayatımı hızlandırdı, hem de farklı dil seçenekleri kullanılabildiğinden, okumak rahatlaştı benim için. Kişisel işlerimi (banka işlemleri vb.) Apple ürünleri sayesinde rahatlıkla kendim yapmaya başladım. Bu olanak, hayatı kolaylaştırmak değil, hayatı görme engelli birey için erişebilir kılmaktır aslında. Çünkü buna benzer tüm işlemler, birçok kişi tarafından kolaylıkla yapılabilmekte. Braille klavye özelliği de, iPhone’da bulunan devrim niteliğinde bir özellik. Apple ürünleri günlük hayatı teknolojik açıdan büyük ölçüde erişilebilir kılıyor. Gidilecek uzun bir yol ve gerçekleştirilecek daha birçok şey olsa da, şirketin erişilebilirlik konusundaki hassasiyeti tüm görme engellilerin büyük takdirini kazanmıştır. Unutmamak lazım ki: “Bir denizden bir dalga çıkarmak kolaydır. Asıl zor olan, bir dalgadan bir deniz yapmak.” diyor.

Paralimpik Milli Tenisçi, Büşra Ün, “Apple Watch benim için kortta yaptığı analizlerle performansımı artırmaktan ibaret değil. Çok hareketsiz kaldığımda sandalye sürmem için beni, fazla hareketli olup sandalyeden düşme gibi kaza anlarında da konumumu paylaşarak yakın çevremi haberdar ediyor. Sadece sporda değil, artık günlük hayatta da düzenli bir yardımcım var.” diyor.

Paralimpik Milli Yüzücü, Muhammed Ali Aydın, “Koşu protezlerine alışma sürecim hızla devam ediyor. Bu süreçte koşu antrenmanları yapmaya başlarken bana Apple Watch Ultra eşlik ediyor. Bir çok yeni antrenman özelliğini barındırıyor. Ve benim en çok işime yarayan özelliği Apple Watch’un tek el ile ekrana dokunmadan kontrol edilebiliyor olması. Bunun yanında ekranının büyük ve parlaklığının çok yüksek olması her koşulda kullanım kolaylığı sağlıyor. Yüzme ve bisiklet antrenmanlarında Apple Watch Ultra’nın bana nasıl avantajlar sağlayacağını deneyimlemek için sabırsızlanıyorum.” diyor.