Bir asırdır dünya genelinde konuttan uzaya kadar çağın ötesinde teknolojiler geliştiren Mitsubishi Electric, toplum ve ekosistemin çok daha güzel bir hayat kalitesine erişmesi için çalışmalarını sürdürüyor. Eser ve tahlillerini geliştirirken Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini da rehber olarak kabul eden şirket, toplumsal kalkınma ve yaşanabilir bir dünya için etraf yatırımlarına sürat kesmeden devam ediyor. Uzun vadeli etraf planı olan Etraf Vizyonu 2021 kapsamında belirlediği maksatlara muvaffakiyetle ulaşan Mitsubishi Electric, daha sürdürülebilir bir dünyaya katkıda bulunmayı amaçladığı Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050 için de çalışmaya devam ediyor.
İmza attığı tahlillerle geleceği bugünden inşa eden Mitsubishi Electric, etraf siyasetlerini sürdürülebilirlik amacı çerçevesinde düzenliyor ve en kıymetlisi de faaliyetlerini tabiatla ahenk içinde sürdürmenin ötesine taşıyor. Uzun vadeli etraf planı ile geri dönüşüm ve tabiatla ahenk odağında daha sürdürülebilir ve düşük karbonlu bir dünyanın gerçekleştirilmesine katkıda bulunuyor. Mitsubishi Electric’in dekarbonizasyon dahil olmak üzere çeşitli çevresel teşebbüsler yoluyla ekolojik bir istikrar kurduğunun altını çizen Mitsubishi Electric Türkiye Lideri Şevket Saraçoğlu, bu kapsamda hazırladıkları Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’nin amaçlarına ulaşmayı amaçladıklarını lisana getirdi.
Ekolojik hassasiyetle yaşanabilir bir dünya için yatırım yapıyor
Çevre konusunda benimsedikleri prensipler, attıkları adımlar ve yaptıkları yatırımların daha yeterlisi için değişim ideolojilerinin bir sonucu olduğunu vurgulayan Şevket Saraçoğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Şirket olarak Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’yi ‘Herkes için daha âlâ bir gelecek’ sunmak emeliyle hava, kara ve su kaynaklarını kalbimiz ve teknolojilerimizle korumak’ olarak belirledik. Şirketimiz; plastik, metal girdileri, su tüketimi ve atık emisyonlarının azaltılması konusunda da titiz bir siyaset benimsiyor. ‘Ucuz ve Pak Enerji’ yani ‘Herkes için karşılanabilir, sağlam, sürdürülebilir ve çağdaş güce erişimi sağlamak’ için yatırımlar yapıyoruz. Son olarak Japonya’da kurulan, net sıfır güçlü bina test merkezi SUSTIE tesisinde yapı teknolojisinde çevreyi temel alan projelere öncülük etmeye başladık. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Emellerine verdiğimiz dayanağın bir kesimi olarak bu tesiste gerçekleştirilen araştırma ve uygulama deneyleriyle, ‘sıfır güçlü bina uyumlu güç tasarrufu teknolojilerinde’ artan talebin geliştirilmesi için çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Ayrıyeten Mitsubishi Electric olarak iklim değişikliği ve su faaliyetleri kapsamında gösterdiğimiz çalışmalar sayesinde çevreci ve küresel kuruluş Karbon Saydamlık Projesi’nden (Carbon Disclosure Project-CDP) tam not aldık. Sürdürülebilirlik çalışmalarımız kapsamında Dünya Fikri Mülkiyet Örgütü’nün WIPO GREEN teknoloji platformuna da partner statüsüyle dahil olduk.”
Enerji verimli ve çevreci teknolojiler benimsiyor
Mitsubishi Electric’in esaslı inovasyon mirası ve bilgi birikimi ışığında üstün teknolojiye sahip, güç verimli, yenilikçi eser ve tahliller geliştirdiklerini söyleyen Şevket Saraçoğlu; “Şirket olarak yeşil bir anlayış ortaya koyuyor, şirketin her katmanında bu anlayışın karşılık bulması için esaslı değişiklikler hayata geçiriyoruz. Dünyada olduğu üzere Türkiye’de de etraf dostu binalar, fabrikalar ve altyapı projeleri için iklimlendirme, otomasyon, asansör ve yürüyen merdiven sistemleri alanlarında savlı bir tahlil ortağıyız. Şirketimizin Sanayi 4.0’a karşılığı olan dijital fabrika konsepti [email protected] ile fabrikalara çok daha süratli, verimli ve çevreci üretim imkânı tanıyoruz. Dünyanın en derin batırma tüp tüneline sahip Marmaray üzere hayatın içindeki projelerde de yer alıyoruz ve güç verimliliği alanında yüksek katma paha sunuyoruz. AVM’ler, gökdelenler ve hastaneler üzere çok yüksek oranda güce muhtaçlık duyan yapılarda da denetimli güç idare sistemi uyguluyoruz. Konut, ofis ve endüstriyel klima sistemleri alanında da sistem ömrünü tamamlayana kadar etrafa dost bir yaklaşımla geliştirilen geniş bir eser yelpazesi sunuyoruz” diye belirtti.
Çevre Vizyonu 2021 kapsamında belirlediği ana amaçlara ulaştı
Düşük karbonlu, geri dönüşüme dayalı bir toplumun oluşturulması ve biyoçeşitliliğe hürmet gösterilmesini vurgulayan Etraf Vizyonu 2021 siyasetlerini faaliyetlerine yansıttıklarını tabir eden Saraçoğlu; “Uzun vadeli etraf planımız, 100’üncü yılımızı kutladığımız 2021 yılında muvaffakiyetle sonuçlandı. Teknolojik yenilikler ve yüksek güç verimliliğine sahip sistemlerin geliştirilmesiyle eserlerimizin kullanımı sırasında ortaya çıkan sera gazı (CO2) emisyonlarında küresel çapta 2001 mali yılına nazaran yüzde 36’lık bir azalma elde ettik ve böylelikle yüzde 30’luk amacımızın üzerine çıktık. Mitsubishi Electric’in her bir üretim tesisinde hayata geçirilen güç tasarrufuna yönelik yatırımları sonucunda ise üretim operasyonlarından kaynaklanan CO2 emisyonları 1991 mali yılına nazaran yüzde 56 oranında azaldı ve yeniden yüzde 30 olan maksadın çok daha ötesinde bir sonuç elde edildi. Geri dönüşüm toplumu oluşturma konusunda da kararlıyız. Bu kapsamda kesin atık bertaraf oranıyla ilgili olarak hem şirketimizin Japonya’daki merkezi hem de mahallî iştirakler, oranlarını yüzde 0,02’ye kadar indirirken, Japonya dışındaki şirketler yüzde 0,15 oranına ulaştı. 64 eser kümesinde kaynak girdileri, 2001 mali yılı düzeyine nazaran ortalama yüzde 43 oranında düşürülerek belirlenen yüzde 30 amacı aşıldı” halinde konuştu.
2050’de sıfır karbon salımı hedefliyor
2019 Haziran’ında hayata geçirdiği ve 2050 yılına kadar olan devri kapsayan gelecek gayelerinden de bahseden Şevket Saraçoğlu; “Daha sürdürülebilir bir dünyaya katkıda bulunmayı amaçladığımız Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu 2050’nin amaçlarına ulaşmak için çabalıyoruz. Bu vizyon, üç temel yol haritasından oluşuyor. “Çevre problemlerini çok çeşitli işletmeler aracılığıyla çözmek”, “Gelecek jenerasyon için inovasyonu takip etmek” ve “Yeni bedelleri ve hayat usullerini iletmek ve paylaşmak”. Birinci olarak karbonsuz bir dünya maksadıyla 2050 yılına kadar karbon salımını neredeyse sıfıra indirmek istiyoruz. Bunun için güç tasarruf önlemleri uygulayarak tüm kıymet zincirimiz boyunca sera gazı emisyonlarını azaltacak tedbirler ve tahliller üretiyoruz. Ayrıyeten atık üretim kaynaklarını en uygun formda kıymetlendirerek Japonya’da döngüsel bir iktisadın gerçekleştirilmesini destekliyoruz” diyerek kelamlarını tamamladı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı